poet
stringlengths 3
47
| title
stringlengths 1
168
| poem
stringlengths 3
159k
|
---|---|---|
Nafi Çelik | 1 Oradoğu Ateş Çemberi içinde |
-Mersinde yayınlanan günlük İçelekspres Gazetesinin başmakalesidir-
Amerika Birleşik Devletleri ve Avrupa Birliği üyesi tüm devletler, Ortadoğu’da olup bitenleri; kendi programlarının uygulamasındaki bir parçası gibi görüyor olmalılar ki, mahreci kendi ülkeleri olan sivil toplum kuruluşları dahil, tüm kurum ve kuruluşların, kan gölü haline gelen Gazze’yi görmezlikten gelmektedir.
İnsan Hakları havariliğine soyunan başta Fransa olmak üzere tüm Avrupa birliği üyesi devletlerin apaçık bir şekilde, gözler önünde işlenen bu katliamı haklı gösterecek belgeler yaratma çabası içinde olduklarını herkes biliyor.
Adeta bir soykırım programının, dünya devletlerinin gözlerinin önünde işleniyor olması, oldukça düşündürücüdür! ...
Ne gariptir ki, bizim aydınlarımız (!) da, ancak Ermenilerin ortaya attığı Ermeni Soykırımı (!) safsatasından başka bir şey görmeyen gözlerini, emperyalist güçlerin bir yangın yerine çevirdiği Ortadoğu’ya bir türlü çeviremiyorlar!
Adeta bir Haçlı Ortaklığı haline gelen Avrupa Birliği, durumdan memnun gözüküyor!
Masum çocuklar öldürülüyor, hamile kadınlar, yaşlılar ve hastalar katlediliyor ama İnsan Hakları için kendilerini havari ilan eden örgütler suskun, hatta İsrail’i destekler söylemler geliştirmekten geri kalmıyor…
Adolf Hitler’in katliamından canlarını kurtaran Yahudiler çok iyi bilirler ki, Osmanlı, kendilerine kucak açmış ve onları insan kasabı Hitler’in zulmünden korumuştur…
Tarihi gerçeklerin ışığında, mazideki Alman katliamını çok çabuk unutan İsrail’in, aynı tarzda Müslümanlara katliam programı uygulaması anlaşılır gibi değil!
Ürdün, Irak, Filistin, aynı zihniyetle ateş çemberi içinde değil mi?
Bu programın büyük bir haçlı programı olduğunu düşünüyorum…
Karabağ’da Ermeniler katliam yaparken seyirci kalan süper güçler, burada da seyirci kalmayı yeğlediler!
Ama Ermeniler’in ortaya attığı ve yıllar öncesini kapsayan sözde Ermeni Katliamı (!) projesi yalnız haçlı ruhuna sahip ülkelerden değil, bizi içimizden vuran ve kendilerini aydın ilan eden yazar çizerlerimiz tarafından bile zorla kabul gördürme gayreti içindeler…
Arkadaş, Filistin halkına uygulanan katliamı görmüyorsun da, yüz yıllar öncesindeki sözde Ermeni Soykırımını nasıl görebiliyorsun?
Sen nesin? ...
Avrupa İnsan Hakları örgütü ne yapıyor?
Amerika Birleşik Devletleri hak arama peşinde ise, bu haksızlığı neden destekliyor?
Afganistan, Ürdün, Irak, Filistin halkları Müslüman diye mi, bu ülkelerdeki kıyımlara seyirci kalınıyor?
Zalimlerin zulümlerine seyirci kalan her ülke, zulmün taraftarı olmuyor mu?
Ortadoğu ateş çemberi içinde iken dünya ülkeleri ne yapıyor?
Peki biz ne yapıyoruz?
Bence asıl sorgulamamız gereken kendimiz değil miyiz?
Biz, bu olup bitenlerin, neresindeyi ve ne yapıyoruz?
|
Sebahattin Kömürlü | 1 Şair yaratmak |
Kolay değil Tanrı,
Acılarla yoğurmak hamuru,
Ve
Çalmak durmaksızın kara taşlara,
Alsın diye,
Renginin aslını.
|
Ali Bozkurt Niyazlar | 1 Öyle geçer zaman ki |
Koşar zaman
Bir bakmışsın neler geçmiş
Neler aşmadı ki zaman
Ne acı bırakır ne tatlı
Öyle geçer ki zaman
Bir bebek olur bir damladan
Bir bebek bir doktor olur
Bir bebek yetmiş kişinin katıli
Koşar zaman
Bir bebek kalem tutar
O bebek yazardır birgün
Bir tohum bir agaç olur
Bir ağaç bir orman
Sabırlıdır zaman
Bir orman trilyonlarca kibrit olur
Bir kibrit bir ormanı yok eder bazen
Hiç bıkmaz ki zaman
Geçer zaman
koşar zaman
Ne ızdıraplar geçer
Ne sevinçler yaşanır
Zaman yener herşeyi
Öğle geçer ki zaman
Dostu olursan büyütür seni
Düşmanı olursan yer bitirir
Gel zaman git zaman
O zaman bu zaman
Her zaman
zamansız olamaz hiç birşey
Para, pul, sevgi,aşk
Zamanla bulursun
Kaybedersin zamanla
Zaman öğretir sana sabrı
Yada sabır öğretir sana zamanı
Zaman acemiyi usta yapar
Kendini usta sananı çarpar yer
Geçmez gibi görünür
Öyle geçerki zaman
|
Taha Mehmet Telli | Sayğı Görmek |
Para;
Değer,İtibar ve sayğı görmenin en kestirme ve en değersiz yolu.
Ocak
|
Vedat Ali Kızıltepe | 1...Sen Sev İzmiri Ayşe |
Yine kapalı hava, yine yağmur
Yine aylardan Nisan
Taşıyıp derin yalnızlığı içinde
Durgun sularda kıyıya vuruyor insan
Bir şeyler var dilinin ucunda
Sustukça tebessümü erteliyor insan
Bence sen sev İzmir’i Ayşe
Bakkal Recep, kapıcı Salih
Buranın Ali’si Fatma’sı aynı İzmir
Şehrin adıyla dönmüyormuş talih
Suretler ayrı insanlar aynı
Bence sen sev İzmir’i Ayşe…
Kordon boyunda yürüyüş yap akşamları
Bornovaya git ara sıra
Sahile ulaş ardından
Bir olta at denize
Mutluluğu tutar belki oltan
Havasını çek içine derin
Bence sen sev İzmir’i Ayşe…
Gökkubbemiz her yerde aynı
Geceleri yanar yıldızlar
Yalanı dolanı, üç kağıtçısı
Karanlık saklayamıyor bunca günahı
Laf aramızda
Ben özledim çok İzmir’i
Bence sen sev İzmir’i Ayşe
Urgan misali sıkar yüreği yalnızlık
Nereye gitsen hep İzmir
Bir fincan kahve sıcak bir tebessüm hasretlik
Birde şen kahkahalı dostlar mekanı
Çözüverip prangaları
Bence sen sev İzmir’i Ayşe
Denizlerde yakamozlar oynaşsın
Konakta güvercinlere yem ver pamuk ellerinle
Vapura bin ara sıra
Göztepe’ye maça git
Selam söyle martılara
Selam söyle Karşıyaka’nın kızlarına
Bence sen sev İzmir’i Ayşe…
|
Taha Mehmet Telli | Sevmek İnsan Hastalığı. |
Sevmek; Bir insan hastalığıdır.
Bağışlama sistemi sağlam insanlar yakalanır bu hastalığa...
ocak 2017
|
Bilal Geniş | -1-The Muse-2035 -Felemenkçe |
-0001-The Muse-2035 -Felemenkçe
Weet je...
The Muse...
Je me iets...
Mijn seksuele verlangen...
Ik had niet verwacht worden op te heffen,...
Ik hield van je, onbeantwoorde....
U begrijpt me...
The Muse....
Mersin-04.02.2001-Bilal Genis
|
Arzu Bağrıaçık | 1 Topal |
Aksak,tehlikeli
Bastonu önde
Vursa yere
Küfreder gibi
Avuçları terli.
05.06.2001
Ankara
|
Ülkü Sarıoğlu Okyanus Yürek Mavi Melek | 1 Sevgililer Günü Gökyüzüm Aşk Yüzlüm |
S onsuza uzandı ellerimiz,gülüşlerimiz güneşimiz gökyüzümüz oldu sevgimiz...
E llerin ellerim,yüreğin yüreğim,gözlerin gözlerimdir...
V edaya elvedaya yer yok benim sevdamda ayrılamam...
G üneşim cennetim nefesim herşeyim özüm aslım ruhum sen...
İ çimden atamam bir başkasına bakamam yar.
L aleler güller orkideler aldım sana yanında sönük kaldılar bilirim.
İ çimden atamam bir başkasına bakamam yar.
L aleler güller hediyeler aldım sana yanında sönük kaldılar bilirim.
E llerin ellerim,yüreğin yüreğim,gözlerin gözlerimdir...
R üyam,dünyam.duam,sevdam özüm aslım ruhum seni çok seviyorum.
G üneşim,cennetim,nefesim herşeyim özüm aslım gökyüzüm gökkuşağım sen...
Ü zülme birtanem yüreğim cennetim gökyüzüm aşk yüzlüm sevda gözlüm...
N efesim nimetim en kıymetlim can yoldaşım aşkların en güzelisin...
Ü zülme yüreğim gökyüzüm aşk yüzlüm ruhum aslım özüm seni çok seviyorum.
Atatürk'ün Toprağın Mavi Okyanuslar Kızı Deli Mavi Melek Ülkü Sevda Derin Mavi Melek Lila Sarıoğlu
Bu şiirin hikayesi:
Hayal gücümle yazdım.Tüm sevgililere ithafen yazdım.Benim hiç sevgililer günüm olmadı.34 yıldır yalnızım sevgililer gününde... Ben hep yalnızdım sevgililer gününde...Yalnızlıkla doyuruldum,yalnızlıkla beslendim...Tüm sevgililere hediyem olsun...Benim sevgilim en kıymetlilerim melek canım can yoldaşım yol arkadaşım annem & ablam & manevi kardeşim Gözdem Teyzem Efem yeğenim Nisam & en kıymetlilerim cennetim şair Özlem Demirkaya ablam onlara ithafım olsun...Şiirlerim noter onaylıdır...İsmimi soyismimi yazmadan paylaşmak yasaktır... Annem meleğimmmm ellerinden yüreğinden ayaklarından öpüyorum...
|
Taha Mehmet Telli | Vefa Ve Dostluk |
Hasta veya Üzgün olduğum zamanlarda
sevdiğim insanlar elimi tuttuğunda
ve ya ben'le konuştuğunda iyileşiyorum ben...
Çünkü bedenime ve ruhuma ilaç,
Vefadan, Dostlukdan ve Merhametten daha sonra iyi geliyor...
ekim2016
|
Münevver Düver | 1-Türkiye’m (Türkiye’m isimli Albümümden) |
1-Türkiye’m
Evrende yaşayan en güzel millet
Aziz milletin otağı mülkiyem.
Bayrağı taşıyan en güzel millet
Türkiye’m Türkiye’m canım Türkiye’m.
Dünyada başka bir benzerin yoktur
Varlığın düşmanın kalbinde oktur
Bayrağın kırmızı, hilalin aktır
Türkiye’m Türkiye’m canım Türkiye’m.
Yurdumda yılmayan bekçilerin var
Tarihte, kültürde emekçilerin var
Vatanı kollayan Mehmetçiklerin var
Türkiye’m Türkiye’m canım Türkiye’m.
Varlığın bizlere huzur veriyor
Ata’nın gençliği güller deriyor
Münevver’in başı göğe eriyor
Türkiye’m Türkiye’m canım Türkiye’m.
Şiir: Münevver Düver
|
Zeki Çelik 2 | 1. ULUSLARARASI ÇUKUROVA TÜRK DÜNYASI ŞİİR ve MÜZİK FESTİVALİ... |
1. ULUSLARARASI ÇUKUROVA TÜRK DÜNYASI ŞİİR ve MÜZİK FESTİVALİ...
Merhaba saygıdeğer gönül dostlarım. Çukurova edebiyatçılar derneği başkanı Halise Tekbaş'ın ve yönetimin büyük gayretleriyle Adana'da gerçekleşen festival programına Türk dünyasından çok sayıda yerli ve yabancı davetli katıldı. Program akışı aynen şöyle oldu. 23 Ekim 2015 cuma günü otelimizde kahvaltımızı yaptıktan sonra Atatürk parkına çelenk koyma ve tüm şehitlerimiz için bir dakikalık saygı duruşu gerçekleşti. Topluca otobüslere binerek Adana valiliğine vardık. Valimizi ziyaret sırasında konuşma yaparak memnuniyetini dile getirmiş oldu. Bazı arkadaşlarımız duygularını aktardı ve orada kısa bir şiir dinletisi gerçekleşti. Sayın: Adana valisi Mustafa Büyük bir bez torba içerisinde ilin haritasını ilim simgesi olan Hediyeleri sundu.
Öğle ve akşam yemeği arasında serbest zamanını arkadaşlarımız alışverişler yaparak şehir gezintisi sürdürmüş oldu. Şiir ve müzik dinletisi Yahya Kemal Kültür Merkezi (Mehmet Akif Ersoy) Salonunda gerçekleşmiş oldu. 19.30 başlayan program gece 23.30 kadar devam etti. Belediye başkan yardımcısı da konuşmasının ardından şiir okudu. Bu programda Yurt içinden ve yurt dışından katılan şair, ozan, sanatçılarımız yeterli süreyi değerlendirerek yürek coşkusunu yansıtmış oldu.
Sanatçı dostlar: Aşık Ziya var, Rabia Ece Aydoğdu, Salih Aydoğdu, Hüseyin Özkan.
24- Ekim 2015 Cumartesi günü başlayan program Karaisali Kültür ve doğa gezisiyle devam etti.Belediyenin çok amaçlı toplantı salonunda şiir ve müzik programı devam etti. Buradan kapı kaya kanyonu gezisi, Kesirihan gezisi yapıldı. Bolahatoğlu alabalık tesislerinde öğle yemeği yendikten sonra geziler devam etti. Varda köprüsü (007 James Bond Skyfali filminin çekildiği köprü. Alman köprüsü) Ziyaretçi gönül dostlarını büyüledi. Burada hatıra fotoğrafları çektirenler oldu. Karaisali belediyeyi ziyaret sonrası da toplu fotoğraflar çekilerek arşivlenmiş oldu.
Adana il merkezine dönüp Süleyman Demirel Bulvarı Nezihe Yalvaç salonunda akşam yemeği yendikten sonra ÇUKUROVA BELEDİYESİ Orhan Kemal Kültür Merkezi salonunda da gece 24 de karar şiir ve müzik dinletisi devam etmiş oldu.
Sanatçılarımız: Sayın: Engin Çır, Tuncay Yalın, Öner Kaçıran, Zeynep Darbanli, Fotoğrafcı, kameraman, şair yazar ve sanatçı kardeşimiz Elmir Medetoğlu.
25 Ekim 2015 pazar günüde kahvaltı sonrası Eski tarihi Taş köprü, Ulus parkı, Altı minareli Sabancı Cami, Tarihi Tepebağ evleri, Adnan Menderes ve çoban dede,Çatalan baraj köprüsü gezisi ve Adana tur gezisi devam etti. Öğle yemeği ardından Ramazanoğlu Kültür Merkezinde şiir ve müzik dinletisi devam etmiş oldu. Akşam yemeği sonrası da saat 24 kadar da otelde şiir ve müzik dinletisi devam etti.
Adana Ceyhan ilçesinin ünlü şairlerinden sayın: Baki Yıldırım kardeşimiz yaylada istisna duvarını tamir ederken geçirdiği kaza sonucu omurilik felci yaşadığı için bu güzel programa katılamayınca bazı şair arkadaşlar geçmiş olsun dileklerini bizzat evinde ziyaret ederek moral vermiş oldu. Bizde Isparta dan Hocam Melahat Ecevit Zeki Çelik, eşim Cennet Çelik, Gülser Hünük arkadaşımızda bu ziyaretçiler arasındaydık. Orada da hoş sohbet ve aralıklarla şiir okumamız devam etmiş oldu.
Bizler için bu güzel programı organize edip Türk dünyası şair ve yazar sanatçı kardeşlerimizle buluşturan değerli gönül dostum: Halise Tekbaş ve ekibine, Mekanı ve araçlarıyla sponsorluk yapan Belediye Başkanlarına, hizmette kusur etmeyen tüm personele arkadaşlarım adına teşekkür ediyorum cümlemizden Allah razı olsun diyorum. Bu vesileyle tüm gönül dostlarıma saygılar, sevgiler, selamlar iletiyorum.
1.Uluslararası Çukurova Türk Dünyası
Şiir ve Müzik Şöleni Katılım Listesi
Halise TEKBAŞ DÜZENLEYEN
İbrahim Şaşma - Karaman
Orhan Oyanık - Çanakkale
Nuriz Gökmenoglu - Ankara
İlhami Erdoğan Ozanilo -Ankara
Elmir Medetoglu - Azerbaycan
Hikmet Elitaş - Karaman
Nusret Turan - Ankara
Reşit Bahtiyar - Sivas
Ümran Çetin Varlık - İzmir
Süleyman Coşkuner - Antalya
Şevki Kayaturan - İzmir
Engin Çir - İzmir
Riyaz Demirci Erbil-Irak
Enver Kibritoğlu - İstanbul
Hüseyn Sözlü-Azerbaycan
Fatma Özger Bilgiç-Mersin-Tarsus
Osman Karaarslan - Simav-Kütahya
Hatice Türken Canbaba -Ankara
Ahmet Canbaba Ankara
Şemsettin Ağar - Adıyaman
Veysel Turgut-Kırşehir
Saadet Kılıçaslan - İstanbul
İlgar Turkoglu - Azerbaycan
Durak Turan Düz - İstanbul
Ulviye Savtur-Ankara
Secaattin Öztürk-Ankara
Süleyman Karacabey - Kayseri
Zafer Can - İstanbul
Yahya Azeroglu-İzmir
Celalettin Celali Tokmak - Sivas
Neşe Cömert - Gaziantep
Gülhun Güvenç Ertilav Gaziantepli
Zeyneb Də rbə ndli - Azerbaycan.
Hayat Aktaş - Bursa
Adem Armağan - Kayseri
Abbas Şenel - Bucak-Burdur
Elif Akgül - Sanatçı- Isparta
Rukiye Orhan - Antalya
Mustafa Şahin - Malatya
Neriman Zevkliler -Antalya
Aşık-Salim Gülbahçe - Yozgat
Halit Kaçar - İstanbul
Nedime Ekinci -Bursa
Musa Göçer - Antakya
Yahya Güz-(Aşık Garbi) Düziçi-Osmaniye
Bolat Ünsal-Kemer Antalya
Nesrin Demirtaş-Mersin
Pakize Altan-Ankara
Gülseren Akdaş - Bafra- Samsun
Fahrettin Çelik – Adıyaman
Yaşar Akbaş–Aksaray
İshak Pekgöz–Aksaray
Hayrunisa Şenel - Mersin
Ersin Çetin Yılmaz - Sakarya
Meliha Yücebaş - Antalya
Arzu Nehremli-Azerbaycan
Ahmet Ayaz - Gaziantep
Emine Alagöz - Adıyaman
Zeliha Altindal - Ankara
Ekrem Kankılıç - İzmir
Gülten Yücel - İzmir
Hakan Ertürk - Bafra-Samsun
Raife Serxan Qizi - Azerbaycan
Punhane Eliyeva - Azerbaycan
Safure Toslalı - Antalya
Ahmet Yanık Sahinoğlu- Ankara
Narıngül Babayeva-Azerbaycan
Tuncay Yalın -Ankara
Aşık Ziya Var- Bilecik
Özkan Hüseyin-Yunanistan Batı Trakya
Melahat Ecevit-Isparta
Zafer Direniş - Lahey
Abdulhadi Bay- Gaziantep
Serap Cemile Canseven-İzmir
Nevra Çağlayan -Hatay
Kamile Yeşiltepe- İzmir
İsmail Sezgin-iremcikdergisi-İstanbul
Ayşegül Dinçbaş- Kıbrıs
Musa Dinç -Mersin
Hatice Asi Altaş- Antalya
Birsen Can- Kayseri
Zerrin Soykan - Ankara
Hülya Aslan-İstanbul
Aslan Baykara-İstanbul
Öner Kaçıran- Göynük-Antalya
Gülser Hünük- Isparta
Necati Erdek-İstanbul
Gökmen Sakin- Van Erciş
Veysel Çeliker-Bursa
Mesut Yıldır-Hatay/Dörtyol
Ayşenur Dike-Hatay/Dörtyol
Fadi Tekin-Hatay/İskenderun
Hatice Altunay - Marmaris
M. Fatih Kahraman- Malatya
Halife Bozbayir -Malatya
Nacıye Asabı-İzmir
Raif Aras-İzmir
Taner Karataş-İstanbul
Yahya Bilican- İstanbul
Zeynep Eroğlu-İzmir
Necmettin Selçuk-İstanbul
İlhami Gelen- Bingöl
Makberî- Ahmet Akkoyun-İstanbul
Zeynel Abidin Kıymaz-Adıyaman
Baki Tosun-İstanbul
Hüseyin Güler-Tekirdağ
Abdülkadir Uslu- Denizli
Hüsamettin Tat-Denizli.
Tahir Görenli-Kahramanmaraş
Emin Çelimli-Aydın
Ali Küçük-Antalya
Selahattin Yılmaz-Antakya
Safiye Samyeli-Denizli.
Ramazan Aksöz. Burdur
Belma Osmalı-Antalya
Nezihe Inan-İzmir
Şair Necati Coşkun-Hatay/Payas
Metin Cansız-Sivas
Ömer Sabri Kurşun-İzmir
Orhan Çınar-Ankara
Osman Yüksel- Yozgat
Nuh Şahin-Yozgat
Makbule Durmuş-İzmir
Sabiha Nevin Islam-Antalya
Mehmet Nedim ArıkanAntalya
Emine Sonal-Tekirdağ
Zeki Çelik, eşi Cennet Çelik Isparta
Tülay Bakmaz Küçüktürkmen-Gaziantep
İlhami Bulut-Elazığ
Necdet Tabak-Çanakkale
Mehmet Altun-İzmir
Elif Özcan- Antalya
Zeynep Batımor-İzmir
Işın Andaç-İzmir
Selami Traşlar-Manisa
Adile NezerAzerbaycan
Meriç Gürsoy-Ankara
Göksel Kara- Manisa
Esat Erbil-Erbil-Irak
Senem Sabayel-Azerbaycan
Ella Abbasova-Azerbaycan
Deniz Süheyla Ergüler-Mersin
Aysel Tezel-İstanbul
Mustafa Doğan-Mersin
Rabia Ece Aydoğdu-Sanatçı -İstanbul
Salih Aydoğdu-İstanbul
Reşide Okutur- Antalya
Ahmet Tabur-Kadirli-Osmaniye
Zahide Eskici-Kahramanmaraş
Tamer Yılmaz-Balıkesir
Feriha Ağdosoğlu-Antalya
Yurdagül Özay- Antalya
Çimnaz Memmedova
Habib Mirzayev
Feriha Aydosğglu-Antalya
İbrahim Aydoğan-Kırşehir
Kul Refik Kutlu-Kırşehir
Hamdi Balık-İstanbul
Feriha Aydosoğlu-Antalya
Vahap Yıldız-Sivas
Osman Çevik- Rize
ADANA KATILIM LİSTESİ
1-İbrahim Özcanlı (Aşik Postacı)
2–Mansur Ekmekçi - Adana
3- Hakkı Poyrazoglu - Adana
4-Bekir Dagsever - Adana
5-Mesut Eray - Adana
6 -Mustafa Temel - Adana
7-Harun Engiz - Adana
8-Münevver Düver - Adana
9-Dr. Enver Seçinti - Adana
10-Fuat Duymaz - Adana
11-Mehmet Demirel Babacanoğlu-Adana
12-Süleyman Bektaş - Adana
13-Saadet Öznisan -Adana
14-Lutfi Küpeli - Ceyhan-Adana
15-Yakup Karaca- Adana
16 -Yaşar Yıltan -Adana
17- Cemal Ünal- Adana
18-Bayram Yılmaz -Adana
19 Mustafa Akdoğan-Yumurtalık-Adana
20-Harika Ufuk-Adana.
21-Sureyya Filiz -Adana
22-Selim Şavin -Adana
23-Durmuş Ali Sayıcı-Adana
24-Şahin Tuncay- Adana
25-Neslihan Dağlı- Adana
26- Halit Bolat-Adana
27- Mesut Dinç- Adana
28- Ali Hikmet- Adana
29-Ceyhun Ipteş- Adana
30- Binali Yıldırım-Adana
31-Nezihe Ekim-Adana
32-Celal Vatanoğlu-Adana
33-Yusuf Budak-Adana
34-Sıddık Aydın-Adana
35-Aylin Üstündağ-Adana
36-Ali Fuat Şen-Adana
37-Dr. Muhittin Aktaş-Adana
38-Cengiz Kurt-Adana
39-Ali Atar-Ceyhan-Adana
40-Ozan Doğancan Türkdoğan-Adana.
41-Oruc Cakmak Cataloglu-Adana
42-Şeref Kocakaya-Adana
43-Yusuf Ziya Yılmaz-Adana
44-Seyit Çalışkan-Adana
45-Ahmet Kaytanci-Adana
46-Emin Doğan-Adana
47-Ozan Dertli POLAT-Adana
48-Halil Özdemir-Adana
49-Gönül Seçinti-Adana
50-Muharrem Öztürk-Adana
51-H. Hüseyin Çabuk-Adana
|
Akdağ Ersoy | 1 Tükeneceğiz |
Dinlediğim bir melodi tükeneceğiz
Sen bir yerde ben burada
Çocukların tırmandığı şu ağaçta
Rüzgar nasıl koparıyorsa dalından yaprağı
Biz de eylül gibi savrulacağız
Dal dal, yaprak yaprak sararıp solacağız..
Eylül gibi, ekim gibi kasım gibi
Biz de bir gün tükeneceğiz, tükeneceğiz…
Mazi olacak her şey bir anda
Belki sen belki ben ya da ikimiz bir anda tükeneceğiz
Yağmurlar da bir daha tırmanır mı ağaçlara
Ya da bir daha top oynarlar mı komşuya inat
Islak yamalı asfaltlarda çamur içinde çocuklar…
Çocuklar büyüdükçe biz tükeneceğiz…
Yaz gibi kış gibi iki bahar gibi
Biz de bir gün tükeneceğiz, tükeneceğiz…
Tükenirken
Belki de aynı şarkıyı aynı türküyü dinleyeceğiz
Belki de aynı romanı aynı hikayeyi yaşayacağız
Dinleyip yaşadıklarımız aynı olsa da
Sen kendi aynı derdinle
Ben kendi aynı derdimle
Bir ah ki içimizde maziyi yaka yaka
Sessizce volkanlar patlatarak
Kendi sus köşemizde
Hücre hücre bedenden ruha
Lime lime etten tırnağa
Eriyip tükeneceğiz
Eylül gibi, ekim gibi kasım gibi
Yaz gibi kış gibi iki bahar gibi
Tükeneceğiz, tükeneceğiz….
29.09.2011/Bursa
Ersoy AKDAĞ
|
Taha Mehmet Telli | Vicdan ve merhamet-2 |
Vicdan ve merhamet ruhun ve bedenin her an vermesi gereken zekatıdır...
Temmuz 2016
|
Taha Mehmet Telli | Yazmak -2 |
Yazmak;
Susmakla, bağırmak arasındaki zarif,naif,sabır ve bilgelik gerektiren bir eylemdir.
Eylül 2016
|
Sebahattin Kömürlü | 1 Yarış |
Tanrı
bir gün dedi var mı benle yarışan
var mı benle yarışan
kimse yoktu ki
o
an
her şeyi yarattı Tanrı
bir tek şeytan kabullendi
Tanrıyla yarışı
sivrisinek vızırdadı
it havladı
şaşırdı Tanrı
boşunamıy dı bunca uğraşı
viyakladı kurbağılar
susuz bir göl kıyısında
kaplumbağı
kabuğunun altındaydı
öyle bir yalan söyledi ki şeytan
şaşırdı Tanrı
hırsından
yarattı insanı
|
Taha Mehmet Telli | Vicdan ve Merhamet |
Gözler,eller ve dilin bağlı olduğu yargı organları;
Vicdan ve Merhamettir...
Ocak 2016 Lüleburgaz
Taha mehmet telli...
|
Taha Mehmet Telli | Vicdanım rahat |
Kalbim, aklım ve vicdanım arasında çok sıkı bir bağ ve
dostluk var..
Birbirleriyle asla çatışmadılar,
beni asla yanıltmadılar ve zorda bırakmadılar...
20-O3-2015 cuma..
Lüleburgaz
Taha Mehmet TELLİ
|
Taha Mehmet Telli | Yeni çocuklar dünyaya geliyorsa. |
Kendimi bildigimden beri doğmadan öldürülen bebekler gördüm,
Büyüğüne saygısız kardeşler,
Vicdansız Ablalar,
Çocukları sevmeyen Abiler,
Torununu sevmeyen Dedeler,
Katil Babalar hatta cennete giremeyen Anneler gördüm
Ama bunlara rağmen hala yeni cocuklar dünyaya geliyorsa
Allah kullarından ümidini kesmemiş demektir....
Nisan 2016
Lüleburgaz..
|
Arzu Bağrıaçık | 1 Yol |
Titrek;
Yolda,
Keşmekeş halde
Bacaklarım.
11.05.2002 Ankara
|
Taha Mehmet Telli | Yazmak. |
Eger yazacagım bir şey varsa aklımda,
ayı dolmuş hamile kadın gibi sancı çekiyorum yazana kadar...
Yazmak üretmektir..acısı bile güzel..
temmuz 2016
|
Samiha İkbal | 1. Yağmuru sevme denemeleri |
Tarihi icerken yudum yudum
Kayıpları sayıyor yağmur damlaları...
Şemsiyesiz gözlerde camurlar yıkanıyor
Ve coğalıyorsun damla damla
Deneyleri icerek...
Sızıyor bir yerlerden ihanet
Taşı bile deliyor yağmur
Hangi tarih tualine resmedilmemiş
Acıdan başka nedir ki savaş.
Hangi yana aktığını bilmeden
Düşüyorsa yağmur toprağa
Tut yağmuru kollarından gözyaşına bağla.
Kırmızı intiharı var yüreğin
Bir gizemli tahtın umut eşiğinde.
Yankılanıyor sessiz ve derinden
Birazdan yağmur dinecek
İntiharı tarihte kalanlara bırakarak.
|
Zeki Çelik | 10 - A Ğ U S T O s |
Halkın tercihiyle Cumhur çıkacak,
Belki yıkılmayan tahtı yıkacak,
Herkes sonucuna yarın bakacak,
On ağustos bu gün seçim günüdür.
Üç aday yarışır biri Başbakan,
Ekmeleddin oldu çatıdan çıkan,
Selahaddin geçmişte diken,
On ağustos bu gün seçim günüdür.
Miting alanına vatandaş doldu,
Birlik, beraberlik vurgusu oldu,
Seçmen aradığı sandığı buldu,
On ağustos bu gün seçim günüdür.
Vatandaş sabahtan başlıyor oya,
Yakın olanlarda gittiler yaya,
Her yerden katılım yükseldi baya,
On ağustos bu gün seçim günüdür.
Cumhurbaşkanı da ülkenin başı,
Hayırlısı olsun fark etmez yaşı,
Şiirle anlatmak Zekinin işi,
On ağustos bu gün seçim günüdür.
10-8-2014
|
İsa Yıldıran | 10 Ağustos |
Halka rağmen halka giyim biçenler,
Artık akıllanın ibret olsun size 10 Ağustos.
Sırça köşkte oturup, ahkam kesenler,
Artık akıllanın ibret olsun 10 Ağustos.
Artık çözüm değil yürütülen o tanklar,
Bu millet çok çekti yürütülen o banklar,
Hakkı hakikati kendine mahsus sananlar,
Artık akıllanın ibret olsun 10 Ağustos.
Güçlü Türkiye istemeyen, siparişler verdi,
Paraleller bu işe birden teşne kesildi,
17 Aralık, 25 Aralık birer birer geçildi,
Artık akıllanın ibret olsun 10 Ağustos.
Kesintili demokrasiden kurtulduk,
Paralelden, hem postaldan sıkıldık,
Milletin tepesinden hiç inmeyen kılıçdık,
Artık akıllanın ibret olsun 10 Ağustos.
Tefecinin elinde kalmıştı piyasa,
Hakka düşman olmuştu anayasa,
''Artık yeter''' dedi millet, açıldı bak Çankaya
Artık akıllanın ibret olsun 10 Ağustos.
Postmodern, dostmodern darbelerin vardı,
Her darbeden beslenen kesimlerin de vardı,
Her dönemin adamı, şeyh, hocaların da vardı.
Artık akıllanın ibret olsun 10 Ağustos.
İSA YILDIRAN
|
Taha Mehmet Telli | Çok param yok. |
Sevilmek cok lüksmüş,benimde çok param yok...
mart 2016
Lüleburgaz.
|
Ahmet Yozgat | 10 Bhutan Ülkesi Bir Daha Ölür 2 |
1a/:
Yamalı bohçalar kahininin zamanındaydık,
Kimmerya dulları Tahrani'ce yerine,
Benim dilimi konuşurlardı genellikle.
Konuşur ve ağlaşırlardı.
Şiirlere kulp takarlardı elemden.
Kutup erirdi acılarını içerek.
Her engerek önce kendine akıtırdı zehrini.
Ben günah tüten ellerimi açardım.
Racalar mozolelerine hanımlarıyla gömülürdü.
Bhutan ülkesi her gün bir daha ölürdü.
Artık sen de 'Amin' de ve çekil Ya Yakhya.
1b/:
Kahramanlar selam durmada sana bak.
Selam al, 'Hu! ' de ve kapaklan...
Ya Yakhya sana armağandır burada yazılanlar. Hatta Karakurum'da taşlara kazılanlar ruhsal armağanlardır. Kavmine geçmişten kalanlardır. Asya illeri şahittir buna. Bugünkü Anadolu türkü yakar üstüne. Ege bölgesi zeybek oynar ardından. Ayartıcı Şeytandır beni yalanlayacak olan ancak. Bal neye denir? Baal nedir? Baalbek nerenin vilayetidir? Sustun işte. Dinle. Eski Kenanlıların taptığı bir puttur Baal mesela. Baba büyük harfle yazıldığı zaman gerçek anlamındadır. Yani oğlunun yanındadır.
Ayrıca Ey Yakhya Oğlu Yakhya,
Bunlar sana da,
Benim oğluma da aslında...
Artık sen de 'Amin' de ve çekil Ya Yakhya.
|
Edip Cangönül | 10 Aralık 2001 ve Gece |
Günlerden hergün yine
Sabahın körü hem
Elinin körü gibi
Ayaz ve sümüklü
Daha günaydın bile değil
Çay bayatlamış
Kül tablası bayram ediyor
Western filmlerdeki mezarcı misali
Ve uzundu gece
Her yatılmayan gece gibi
Sahursuz
Ve bu gece de boş geçti
Sevdasız
Sevgisiz
12 saat sonra başlar karanlık
“oy akşamlar akşamlar
yine geldi akşamlar
evli evine gider
garip nerde akşamlar”
|
Sezai Güler | 10 Haziran Vakit Susta |
Takvim yaprağımda tarih haziranın onu, günü çarşamba
Babasızlığıma bir kaç gün kala, yedi asır sonra zamanda
Ne canan geçti bu sabah akıldan, ne de aşk var ruhumda
Yine sen düştün içime be usta, dünya susta sol yanımda...
S.Güler-10.6.2015
|
Zeki Çelik | 10 K a s ı m |
O acı günleri hatırlamakta,
Her ülke konuğu ağırlamakta,
Mustafa Kemal'i uğurlamakta,
Hüzünlü ağlıyor yorgun on kasım.
Dalgalanan bayrak indi yarıya,
Araçlar dokuz'da bastı kornaya,
Dikkatler çekildi Genelkurmaya,
Kefeni bağlıyor durgun on kasım.
Kolay mı defnetmek koca yiğit'i? ,
Türkiye uğruna verdi şehit'i,
Herkes dinlemeli nutuk Öğüt'ü,
Yüreği dağlıyor vurgun on kasım.
Yediden,yetmişe herkes anıtta,
Duasını eder dursa konutta,
Ruhunu şad'eder susup anıtta,
İmkanı sağlıyor saygın on kasım.
Nedense ihmalkar nesil üredi,
Beyinler yıkandı terör türedi,
Zeki olmayanlar değer vermedi,
Nankörü ayıplar dargın on kasım.
10-11-2009
|
Efsun Aydın | 10 Kasım |
Sensizlik benim canımı acıtıyor
Gözlerinde ki ışıkla günüm daha aydınlık hep
Bir garip hüzünlüyüm bugün
Gerçi her 10 Kasım da böyle olurum ben…
Hiçbir zaman alışamadım sensizliğe.
Özledim seni Önder im…
Yolum, ışığım, geleceğim …
Her zaman izindeyim.
|
Abdil Yaşaroğlu | 10 Ekim’den 19 Ekim’e |
Var git, unut sen benim doğum günümü,
Arama, sorma boş ver,
Ne yaşadın ki benle,
Ne iz bıraktım ki sana doğum günü mü hatırlayacaksın?
Geçti yıllar apansızca,
Gitti günler birer birer,
Aldı seni benden eller,
Var git unut sen benim doğum günümü,
Beni de susturdun sonucunda,
Ne var di ki aramızda 9 günden başka,
Bekledim, biliyordun,
unutmaz dedim olmadı,
sözde unuttun çok bildiğin bu tarihi,
aramadın, sormadın,
sormadın işte…
Beni de susturdun sonucunda,
Beni de susturdun…
Sessizce, çaresizce…
2Bin6 Ekim 19
P e r ş e m b e
Kağızman / KARS
|
Demet Akkoyun | 10 Kasım 1938 De Türk Ulusu Ağlıyor |
Sonbahar sabahı 10 kasım 1938
Vatanıma acı bir haber düştü
Atam dokuzu beş geçe deniz maviis gözlerini kapadı
Türk ulusu ağlıyordu yürekler atasına ağlıyordu
Atamın ayrılık acısını yaşıyordum
Türk ulusu yüreğinde atasına ağlıyordu
Her 10 kasımda atamızı anarız
Atam Türk ulusunun gururudur
Vatanımda kahramanca zaferler kazandı
Düşmanla kahramanca savaştı
Büyük ulu önder atatürk yüreğimizde hep özlüyoruz
türk ulusu özgürce vatanında yaşıyor
Atamızın yaptıklarını unutmadık unutmayacağız
Atatürk türk ulusunu en büyük kahramanı
Atatürk türk ulusunun en büyük gururudur
Atatürkün türk ulusuna yaptığı yeniliklere
Hayranlıkla saygı duyuyoruz
Atatürkü 10 kasımda sevgi ve saygıyla anarız
Ne mutlu türküz ne mutlu atatürkün yolundayız
|
Selim Temiz | 10 Kasım 1938 Ölümsüz Atatürk |
Zebur Tevrat İncil ve en mükemmel kitap Kuran-ı Kerim
Dört kitap ve kırk peygamber demektir Müslüman İslam
Tüm dinler doğrudur çünkü yaradanı arar yaradanı Allah
Allah Muhammed Ali sevdalısı Türkiye demektir Alevi Sünni
Oruç zekat namaz hac ile yürekten meleklere iman İslam
Allah için yapacak ve karşılıksız tapacaksın yürekte iman
Peygamber ve soyuna saygı ve sevgidir Alevi Müslüman
Allah Muhammed Ali sevdalısı Türkiye demektir Alevi Sünni
Allah Muhammed Ali'ye en yakın kutsal makam Ehl-İ Beyt
Allah Muhammed Ali Fatma Hasan ile Hüseyin Ehl-i Beyt
Allah'ın kitaplarına ve kırk paygamberine biattır Ehl-i Beyt
Allah Muhammed Ali sevdalısı Türkiye demektir Alevi Sünni
İbadet karşılıksız yaradanın adına yapılandır yaradan Allah
Oruç tut aç insanın halinden anla gizliden yardım elini uzat
Namaz Allah adına yapılan makamsız çıkarsız ve yürekten
Allah Muhammed Ali sevdalısı Türkiye demektir Alevi Sünni
Sağlık eğitim adaletli yalansız iyilik ve güzelliktir Müslüman
Ruh sağlığı halim selim ve temiz olmakla mümkündür inan
Yalan tüm kötülüklerin anası babası ise lanetli kara şeytan
Allah Muhammed Ali sevdalısı Türkiye demektir Alevi Sünni
Alevi Sünni kardeştir bunu kurcalayanlar hain çok kalleştir
Para ile imanın kimde olduğunu bilen Allah yaradan Allah
Laik Müslüman olalım birlikte birlik ve dirlik içinde Türkiye
Allah Muhammed Ali sevdalısı Türkiye demektir Alevi Sünni
Şehit Mehmetçik mezardan haykırıyor şehit ruhu şad olsun
Türkiye temel değer vatan için binlerce kere ölmeğe değer
Bir ve birlik olmak zamanı perişan edelim terörist düşmanı
Allah Muhammed Ali sevdalısı Türkiye demektir Alevi Sünni
Her bebek masum doğar ırkını ve toprağını bilmeden ağlar
Aile çevre okul ile başlar yalansız adaletlisidir doğru eğitim
Sağlık eğitim ve adalet yolumuz hayırlısında olsun sonumuz
Allah Muhammed Ali sevdalısı Türkiye demektir Alevi Sünni
Aydınlatan aydınlara aydın insan bu konuda ilim ve irfan lisan
Sağlık eğitim ve adaletli olmayan insan insanca insan etmez
Yalan ruh hastalığı asil milletlere yakışmaz bizler asil Türkiye
Allah Muhammed Ali sevdalısı Türkiye demektir Alevi Sünni
Başkomutan Gazi Musatafa Kemal Atatürk ölümsüz liderimiz
Anıtkabir ikametgahımız çok sağlam inancımız izindeyiz Atam
Canımız kanımız feda vatana şehitlik şanımız şehit Mehmetçik
Allah Muhammed Ali sevdalısı Türkiye demektir Alevi Sünni
Türk olmak şeref sağlık eğitim ve adalet bizlere kutsal hedef
Türk gibi Türk adam gibi adam insan gibi insanız tek yürekte
Allah ve şehit Mehmetçik aşkına hain düşmanı çevir şaşkına
Allah Muhammed Ali sevdalısıdır Laik Atatürkçü Türk Türkiye
Mutlak işleri mutlak çözecek tek makamdır bizi yaradan Allah
İbadetini Allah adına karşılıksız doğrusunu iyisini yalansız yap
Türk olmak büyük şeref tüm milletlerin vatan ile bayrağı kutsal
Yaşasın ölümsüz Atatürk ve Türk gibi Türk Büyük Türk Türkiye
Anıtkabir bu vatana ay yıldızlı kırmızı beyaz bayraktır Atatürkçü
On Kasım Bindokuzyüzotuzsekiz Atatürk ölümsüz iz bıraktı iz
Atam izindeyiz laik demokratik çağdaş sağlam bir çizgideyiz
Yaşasın Atatürk ve atatürkçü Laik Demokratik Türk Türkiyem
|
Mürsel Adıgüzel | 10 Kasım 1938'den,günümüze Atatürk |
Sayın Başkan,
Saygı Değer Meclis üyeleri,
Değerli Bürokratlar,
Sözlerime başlamadan, hepinize saygılarımı sunarım..
Bilindiği üzere, bu gün Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün 10 Kasım 1938 Perşembe günü saat 9.05’e, aramızdan ayrılışının 68. ölüm yıldönümüdür. Bu gün yurdumuzun her yerinde ve dış temsilciliklerimizde, şanlı bayrağımızın yarıya indiği gündür. Bu günün anlam ve önemi yurdumuzun her biriminde ve dış temsilciliklerimizde anılmaktadır. 10. dönem İl Genel Meclisi Üyeleri Olarak Başta Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, ulusumuz için canını seve seve veren gazi ve şehitlerimizin manevi huzurlarında saygı ile eğiliyor, minnet duygularımı bildiriyorum.
Sayın Başkan,
Atatürk’ü yıllarca yas tutarak anmak değil, O’nun yaptıklarını bilmek, öğrenmek, anlamak ve uygulamaktan geçer.Hele hele dünyamızın içinde bulunduğu bu acımasız ortamda, O’nun düşünce ve fikirlerine daha çok ihtiyaç duymaktayız. Atatürk’ün ön gördüğü ve işaret ettiği ilkeler geçerliliğini yitirmemiştir. Günümüzde de bu ilkelere ihtiyaç duyulduğu görülmektedir.
Çünkü:“Atatürk gibi dehalar ancak görünüşte ölürler. Öyle insanlar bir kuşak için doğmadıkları gibi, belli bir dönem içinde doğmazlar.”
O nedenle; ATATÜRK’ÜN AÇTIĞI YOLDA yürümenin önemini bilmeli ve ona göre hareket etmeliyiz.
Sayın Başkan,
Bu güzel ülkemin insanları yıllardır istismar edilerek öyle bir noktaya getirildi ki, halkımız, Ata’sına hem saygı sunmak, hem de yanlış gidişatı şikayet etmek maksadıyla, Anıtkabir’e koşmaktadırlar. Bu duruma neden olanlar, oturup düşünmeliler.
Bakın Ünlü Ozan ve şairimiz Cahit Külebi, onun için nasıl seslenmektedir:
Davullar zurnalar döğende/ Biz seni hatırlarız./Binip trene gezende/Biz seni hatırlarız/ Önce adını öğrenir çocuklarımız/ Eli kalem tutup yazanda/ Binler yaşa, yurdumuza hizmeti büyük Kemal Paşa/ Ölümsüz insan Şanlı Atatürk.
Değerli ozanımız ve şairimiz Cahit Külebi, Fikirler ve düşünceleriyle ölümsüzlüğe ulaşan, Ulu Önderimiz Atatürk’ü, dünya durdukça kalbimizde yaşamaya devam edeceğini yazmış olduğu bu şiiriyle, çok anlamlı bir biçimde ifade etmektedir. Bende, Atatürk’ün 100. doğum günü kutlamaları nedeniyle, düzenlenmiş bulunan şiir yarışmasına katıldım.O gün yarışma kitabım da yer alan bir şiirimi sizlere okumaktan onur sayarım.
ATATÜRK
Hürriyetim, özgürlüğüm her şeyim,
Senin üstün fikrinledir Atatürk.
Bundan yoksun etmek isteyenlerin,
Ellerini kırmak borcum Atatürk.
Gösterdiğin yolda gençlik yürüyor.
Devrimlerin değerini biliyor.
Kazandığı kazanımı koruyor
Yol göstermek ona borcum Atatürk.
Yolun bize uygarlığın yoludur.
Hedeflerin insanlığın varıdır.
Türkiye’nin sevgilisi yarıdır.
Sarmaş dolaş olmak borcum Atatürk
Mürsel Adıgüzel
Sayın Başkan ve Meclisimizin Değerli Üyeleri,
Atatürk’ün yolu dediğimizde şunu bilmeliyiz ki, Atatürk, Ulusal Kurtuluş Savaşının öncüsü olarak, Türk yurdunu düşmanlardan kurtarmış ve Milletini bağımsızlığa kavuşturmuştur. Bu büyük kahramanı, ender yetişen devlet ve halk adamı, Atatürk’ü tanımanın ve öğrenmenin yolu O’nun devrimlerine ve ilkelerine sahip çıkmakla gerçekleşir.Bakın,Atatürk Ülkemizin ve bizlerin geleceğini düşünürken, şunları söylemektedir.
“Benim için bir yandan olmak vardır ve ben hep bir yandayım, o da cumhuriyetin yanında, cumhuriyetten yana olmak, toplumsal devrimden yana olmak.” diyor. Akabinde de şunları söylüyor: “ Bu kadar kara kaygılara katlanıp yıkımlara uğradıktan sonra, Türk Milleti kuşkusuz öğrenmiştir ki, yurdu yeniden yapmak ve orada mutlu ve özgür yaşayabilmek için egemenliği hiç elden bırakmamak ve cumhuriyet bayrağı altında bütün çocuklarını toplu ve dikkatli bulundurmak gerekir. Yeni Türkiye devleti bir halk devletidir ve halkın devletidir. Bütün örgütler baştan başa halkın örgütleri olacaktır. Genel yönetimi halkın kendisine vereceğiz. Bu toplulukta hak sahibi olmak ve her kesin bu işi görmesi temeline dayanacaktır.” Diyor. Görüldüğü gibi, ulusu ulus yapan ana dokunun halk olduğunu söylemiştir. Halkı kendi çıkarları için kullanmak isteyenlere karşı, bakın ne gibi bir düşünce sergilemektedir.“Bu ülkede yobazların bir tehlike yaratacağı hayaldır.Bu türlü insanlar din ve inanç ile asla ilgileri yoktur. Dinsel bağnazlık onlar için bir üstünlük ve çıkar aracıdır.Bu yolla, bir yandan halkı, öte yandan hükümeti aldatarak kendi hesaplarına üstünlük yaratmaya çalışırlar. Hükümete sokulup halk bizi dinliyor ve bizim dediğimizi yapıyor, bizim sözümüz geçiyor diyerek santaj yaparlar. Sonrasında halka dönerek, hükümet bizim avcumuzun içindedir, sakın bizim sözümüzden çıkmaya kalkışmayınız diye korkuturlar. Demek ki halk arasında hiçbir üstünlük ve güç sahibi olmadıkları halde simsarlığını yaparlar. Devletten yüz bulamadıkları dakikada kendilerinin yağı tükenir. Neden ki, ulusumuz hiçbir biçimiyle bağnazlıktan, kara inançtan hoşlanmaz.”
Bu düşüncenin ışığında, ülkemizin yönetiminde bulunan hakim unsurların yaptıklarına baktığımızda, çok büyük çelişkilerin ortaya çıktığını görmekteyiz.
Sayın Başkan ve Değerli Meclis Üyeleri,
Atatürk’ün öngördüğü cumhuriyetin, ekonomik ve sosyal gelişmelerin ışığında, laikliğin vaz geçilmez bir temel ilke olduğunu görmekteyiz. Halkımıza kapatılan halk yolunun açılması, ekonomik ve sosyal gelişmenin, insanlarımız için vazgeçilmez bir hadise olduğunu bu açılımla bilmeliyiz diye de, düşünmekteyim.
Her zaman ülkemizin kalkınmasına, ekonomik ve sosyal gelişimine engel teşkil eden gerici düşünceler belli bir sınıfa dayandırılarak, kalkınmamızda geri kalmamıza sebep olmuşlardır. Bunun aşılmasında, Atatürk’ün ilke ve devrimlerini hiç bir zaman aksatmadan uygulamak gerekir. Bu uygulamalarda savsakladığımız zamanlarda, şunları gördük: “Siz yapamadınız, biz yaparız.” Bunun adı da, cumhuriyeti koruma ve kollama olmuştur. Bu ilke, Anayasa’mızın hakim hükmüdür. Bu hüküm var oldukça, temel görevlerini yapması gerekenler, Görevlerinin dışına çıkarak, gidişatın düzensizliğini bahane ederek, Atatürkçülük adına, Atatürk’ün ilkelerini savuma görüntüsüyle, O’nun kurduğu Cumhuriyetin gelişmesini, demokrasisinin kökleşmesini engellemişlerdir. Nitekim bu gelişmeleri, zaman içinde yaşamış olduk. Halbuki: Atatürk, şöyle diyor, “yaptığımız ve yapmakta olduğumuz devrimlerin amacı, Türkiye Cumhuriyeti halkını tam anlamıyla çağdaş ve tam anlamlı olgun bir toplum haline getirmektir. Devrimlerimizin temel amacı budur. Bu gerçeği kabul etmeyen anlayışları dağıtıp yok etmek zorundayız.”
Görüldüğü gibi, Atatürk sözleri ve eylemleriyle halk adamlığını siyasi hayatı boyunca uygulamış ve halkının birinci derecede geleceğine sahip çıkmasını istemiştir. Halkının, kendinden sonra bir hayal kırıklığı yaşamaması içine şöyle demiştir: “ Benim ölümlü can varlığım bir gün elbet toprak olacaktır.Ama Türkiye Cumhuriyeti sonsuzluğa değin yaşayıp gidecektir.”
Sayın Başkan ve Meclisin Değerli Üyeleri,
Gerçek bir halk önderinden başka ne söz beklenirdi ki. Bütün bunları dikkate alarak, Türk gençliğine Cumhuriyeti koruması ve kollaması açısından yazmış olduğu nutkunda şöyle demektedir: “Ey Türk Gençliği! Birinci görevin Türk bağımsızlığını, Türk Cumhuriyetini sonsuza dek korumak ve savunmaktır.”
İşte bu ses Türkiye’nin sesi, Türk Gençliğinin sesi ve Atatürk’ün sesidir. Bu bakımdan bizlere düşen görev, bizden sonraki kuşaklara Atatürk devrimciliğinin dokularını bozmadan teslim etmektir. Atatürk’ü anmanın en güzel etkinliği devrimlerine ve ilkelerine sahip çıkmaktır. Aynı zamanda Türkiye Cumhuriyetini korumak ve demokrasinin gelişmesini ve insanların evrensel değerlerini savunmakla olabileceğini bilmeliyiz. Göğsümüzü gererek, Yaktığın meşalen asla sönmeyecek ve söndürmeye de hiç kimsenin gücü yetmez, diyebilmeliyiz.Bu birlik ve beraberliğimizi muhafaza ettiğimiz sürece, emperyalizmin egemen kuşatmasından, kendimizi korumuş oluruz.
Sayın Başkan ve Meclisin Dererli Üyeleri,
Buradan Atatürkçüyüm diyenlere de sesleniyorum. Mademki hepimiz Atatürkçüyüz, neden Atatürk’ün ulusal değerlerini göz ardı ederek, bir takım olumsuzlukların içinde oluyoruz. O zaman bir sorun ortaya çıkmaktadır.Ya biz Atatürk’ü bilmiyoruz veya Atatürkçülük numarası yaparak bu milleti oyalıyoruz. Bunu yapmaya hiçbir kimsenin yetkisi ve hakkı yoktur ve de hiçbir zamanda olmamalıdır.
Sayın Başkan ve Meclisimizin Saygıdeğer Üyeleri.
Her on kasımda, Atatürk’ü anmamız yeterli değildir. Bizler Atatürk’ün bitmez tükenmez fikir ne düşünceleriyle bir bütün olmamız gerekir. Aksi halde, gelişen yeni dünya düzeninde, birileri çıkıp kendine göre Türkiye’yi şekillendirme hakkını kendinde görmeye başlar. Ama böyle düşünenler bilmeli ki, Türkiye Cumhuriyeti Atatürk’ün kurduğu temeller üzerine oturmuştur. Hiç kimsenin güçü bu temeli yıkmaya yetmez. Sözlerime son vermeden, bu vatanı bizlere armağan eden, başta Ulu Önder Atatürk olmak üzere, Silah arkadaşlarına, bu uğurda gözünü kırpmadan canını veren şehitlerimize, kanını döken gazilerimize, Cephelere, cephane taşıyan analarımıza şükran borçluyuz. Onları bir kez daha anarak, aziz hatıraları önünde saygıyla eğiliyor ve Yüce Meclisimizde beni dinleyenlere saygılarımı sunuyorum.
Mürsel Adıgüzel
İstanbul İl Genel Meclisi Üyesi
CHP.Grubu Sekreteri
|
Recep Uslu | 10 Kasım 2008 |
Konuya nasıl başlamalıyım, nereden başlamalıyım kararsızım. Çalıştığım dönemlerde gerek milli bayramlar, gerek dini bayramlar yalnız bizim için varmış ve yalnız biz kutlarmışız gibi büyük bir heyecan ve zevkle işimizi yapardık. Şimdi ise bazılarına katılıyorum bazılarını ise seyrediyorum.
10 Kasım 2008 günü ise büyük ve eşsiz önder Atatürk’ümüzün ölümünün yetmişinci yıl dönümü. Ağlamak için değil özür dilemek için törenlere katıldım. Önce askerlerin, öğrencilerin, daire müdürlerinin, sivil toplum örgütlerinin vilayet binasında yapılan törenindeydim. Büyük bir coşku vardı. Siren sesleri ortalığı inletti. Görevimizi yapmanın huzuru ile yeni Cuma camisinin önündeki parka oturduk. Saat onbirde İzmit Atatürkçü Düşünce Derneğinde yapılacak olan basın açıklaması için saatın geçmesini bekledik.Zamanı gelince oraya gittik.İzmit Atatürkçü Düşünce Derneği Başkanı Sayın Ahmet beyin morali bozuktu.Basın açıklaması sırasında, yaptıkları törende kimsenin olmadığını, ne seçilmişlerin nede atanmışların törene katılmadığını ve siren sesi duymadıkları gibi hiçbir arabanında korna bile çalmadığını söyleyerek protesto etti. Basın açıklamasını tamamladı. Orada bulunan bir avuç insana bazı yaşananlar anlatıldı, sohbet edildi ve saat onaltıda KYÖD de yapılacak törende buluşmak üzere dağıldık.
Son zamanlarda yaşamadan önce ölmeyi düşünen ve ölünce de Cennet hayal eden benim güzel halkım camileri çok doldurmakta. Yeni Cuma camisi, Fevziye camisi vakit namazlarında bile doluyor yer kalmıyor çok şükür. Anlamadığı bir dille anlamadığı bir dini yaşayan vatandaşım yaşamayana da yan gözle bakıyor ve kendinden saymıyor. Ben anlayarak yaşamaya çalışıyorum. Burada kendimi övdüm gibi geldi. İkindi namazına gittim. Namazımızı kıldık. İmam efendi namaz sonunda Kuran’ı Kerimin tamamını okuyarak bitiren yani hatim eden birinin duasını yaparak amin dedirtiyor. İslam dinini kurucusu Hazreti Muhammed’den başladı sayıyor. Camiden gelip geçenler, hocalar, hacılar ruhlarına…..ben heyecanla bekliyorum “ ha şimdi diyecek bu gün on kasın Atatürk’ün ölümünün yıl dönümü ona da fatiha okuyalım” uzattıkça uzatıyor, ama benim beklediğimi bir türlü söylemiyor ve söylemeden de duasını bitiriyor. Hayal kırıklığına uğramış bir vaziyette camiden çıkarken üzülüyorum. Hoş Atatürk’ün onun diyeceği fatihaya ihtiyacı yok ama, her şeyi dinle ölçen halkımın var. Orada bulunan ve Atatürk’ü anlamayan onlarca insanın kafası karışır hiç değilse. Bu ülkede sen rahatça dinini yaşayabiliyorsan Atatürk ve arkadaşlarına borçlusun. İstila altında olsan yaşayabilir misin acaba? Neyin beklentisi içerisindesiniz kardeşim, bu nasıl bir inat.. Atatürk’ün kurduğu bir ülkede yaşayacaksın ve Atatürk’ü tartışacaksın … ilginç doğrusu.
Telefonum kapalıydı, açtım, arkadaşım Süleyman aramış, geriye aradım:
- Beni aramışsın,
- Namazdayken telefonun kapalı, çıkınca aç bari..
- Ben sadece namazda kapatmıyorum, törenlerde de kapatıyorum,
- Ne töreniymiş bu…
- Bu gün on kasım..
- Ne olmuş yani Atatürk öldüyse..benim babamda öldü!
Bir hayal kırıklığımda burada oldu. Sevgili arkadaşım eğer baban yaşadıysa Atatürk sayesinde yaşadı, öldüyse ve mezarı belliyse Atatürk sayesinde belli. Sen hür ve demokrat bir şekilde yaşıyorsan yine Atatürk sayesinde yaşıyorsun. Kimsenin baskısı altında değilsen, egemenliği altında değilsen yine Atatürk sayesinde değilsin. Öyleyse Atatürk ve silah arkadaşlarına minnetimizi her fasıla ile göstermeliyiz. Onları şükranla anmalı ve emanetlerine sahip çıkmalıyız.
|
Recep Uslu | 10 Kasım 2008 Tarih Yalan Söylüyor |
Saat hiçbir zaman
Dokuzu beş geçmedi
Hiçbir zaman
On kasım olmadı
Yıl bindokuzyüzotuzsekize gelmedi
Tarih yalan söylüyor.
…………………….
Osmanlı diye bir devlet
Söğüt kasabasında kurulup
Dünyaya bulaşmadı
Fatihte istanbul’u almadı zaten
Tarih yalan söylüyor.
……………………….
Zaten yeryüzünde
Kuruluş şehri de Bilecik
Kurtuluş şehri de Bilecik diye
Bir yer yok
Bu kez coğrafya yalan söylüyor.
……………………..
Çanakkale’ye ingilizle beraber
Anzaklar gelmedi
Nusret mayın gemiside neymiş
Hele hele binlerce şehit
Derelerden su yerine
Kan akmadı
Uydurma bunlar
Tarih yalan söylüyor
…………………….
Güzel yurdum işgal edilip
Birilerine peşkeş çekilmedi
Yunanlılar İzmir’e girmedi
Hasan Tahsin’de ölmedi
Yahya kaptanlar, ibsiz Recepler
Rum çetelerden, ermeni çetelerden
Namusumuzu korumadı
Uydurma bunların hepsi
Tarih yalan söylüyor
…………………………
Anadolu’daki dedelerim, ninelerim
Liderlerinin etrafına toplanıp
Can vermedi, kan dökmedi
İnönü savaşları, Sakarya savaşları
Büyük taarruzlar yapılmadı
Vatanın her karış toprağı kanla ıslanmadı
Tarih yalan söylüyor
………………………………..
Bazı devrimler yaparak
Çağdaş bir ülkede
Tam bağımsız ve hür yaşamamızı
Aydınlık kafalı ve çalışkan olmamızı
Kimse istemedi
Padişahım çok yaşa neyimize yetmiyor.
Tarih yalan söylüyor
………………………..
Türk milleti diye bir millet yok
Biz insan değil
Ruhmuyuz neyiz
Göktende zembille indik
Anlamadığımız bir dille de din gönderildi
Yan gelip yatarak
Yaşamadan önce ölümü arayarak
Cennette huri hayalleriyle
Allah sonumuzu hayreyleye
Tarih mi?
Dursun durduğu yerde
Burası nere
Nasıl olsa kimse karşı değil bu olanlara
Herkes halinden memnun
Vatan elden gidiyormuş
Kimin umurunda
İnsanlığımız elimizden alındı
Onurumda….
……………………….
Ey ulu önder
Kusura bakma
Biz seninde senin bıraktığın ülkeninde
Değerini bilemedik
Sen af edersen
Allah'ta af eder.
10.11.2008
Dost kalemlerden.....................
Af Eyle Atamız
Adına, şanına türküler yazılan
Kocaman yüreği dünyaya bedeldi
Mavisi, sarısı yüreğe kazılan
Türklerin atası Mustafa Kemal’di
Düşmanlar özendi dostları özendi
Örnekti dünyaya hainler kıskandı
Akılda, fikirde kaynaktı, gözeydi
Gönüle, yüreğe sevgili, canandı
Güneşti gözleri hilaldi kaşları
Aydınlık sözleri örnekti halleri
Ölüme uzaktı erkendi yaşları
Ölümden sonraydı kırıldı dalları
Yorulduk, incittik bıraktık peşini
Kadrini bilmedik af eyle babamız
Kemiğin sızlattık bulmadık eşini
Cahillik edeni af eyle atamız
16.06.2008 22:13:19
Dilşade Güngör
|
Gül Şenel | 10 Kasım 2013'ten Ata'ya |
Kışa hazırlanmıyor artık tabiat,direk kış geliyor,
Sevgiler anlaşılmıyor gözlerde,direk söz geliyor.
İnsanlar küresel soğuyor Atam.
….
Dedelerimizin kanları bayrağımızda donarken,
İstiklal marşını yazdıranlar unutulurken,
Maskeler yüz oluyor Atam.
,,
Gökyüzü hilalle yıldızıma gebeyken her gün,
Ve her gece milyonlarca ediyorken sökün,
Seslerimiz ölüyor Atam…
….
Bir yıldırım düşsün gözlerinden gözlerimize,
Conkbayırı’ndayız,isabet etsin yüreklerimize,
Saatler bizi vuruyor Atam…
…
Yeis bize yakışmaz,suskunluk ölüme eş,
Lal olsun sana uzatılan dil,nankör,kalleş.
Bu 10 Kasım sen doğuyor Atam.
….
Saat 9’u 4 geçiyor,son nefesinden can üfledin bugün,
''Ne mutlu Türküm diyene'' diyerek doğruluyor Türkün,
Edirne’den Ardahan’a
Her Türk Mustafa Kemal Oluyor ATAM….
Kasım 2013-yasaklardan
|
Caner Kara | 10 Kasım 2015 |
Yedi kat göklerden bakıp şu hale
Bizi de bunlardan bilme başbuğum
Ağlanacak halimizi hürmetle
Arz edeyim gel de gülme başbuğum
Tükenmiyor baykuş gibi ötenler
Dün Ege'nin sularında yitenler
Senaryosu derinlerde bitenler
Devam çekiyorlar filme başbuğum
Beyinleri uyuşturmuş siyaset
Biri sarhoş diyor, biri vesayet
Demir ağla dokuduğun memleket
Çok zamandır lime lime başbuğum
Toplamayla giriyorlar meclise
Eksilte eksilte dolmuyor kese
Hırsızlıktan çarpılmadı hiç kimse
Şimdi gündemimiz bölme başbuğum
Gölgesinde yatıyorlar adının
Direğini söküyorlar çatının
Bunların anasının, avradının...
Gayesi Türklüğe çelme başbuğum
Bizi sorma, ne ceza, ne berat var
Ne resmine dik bakacak surat var
Ne askerlik kaldı, ne de sanat var
Dilek tutuyoruz ilme başbuğum
Elini emiyor şimdi bal tutan
Kalmadı siperde, mevzide yatan
Gaziler diyarı mübarek vatan
Silme hıyar dolu, silme başbuğum
Bizden yüreklidir o Anıtkabir
Görse bu ahvali sesi yükselir
Katır sultan oldu, şempanze vezir
Gelme bu zamana, gelme başbuğum
10 Kasım 2015
|
Kazım Doğan | 10 Kasım |
10 KASIM
Bugün seni anıyoruz,
Okullarda, resmi dairelerde,
Siren sesleri ile bir dakika,
Bakıyorum da şöyle bir Atam
Ardından ağlayanlar,
Üstü başı yamalı, yırtık
Yalın ayaklı insanlar...
Son model arabada
Saygı duruşundan imtina olmuş insanlar
Yanımdan rüzgarıyla geçiyorlar...
Onların tuzları kuru Atam
Din tüccarlığı ile besleniyorlar....
Sen gideli kara bulutlar sardı ülkemi,
Güneş şöyle bir boy gösteriyor,
Doğmak istiyor, karanlıkları yırtarak
Sanma seni unuttuk atam,
Işığın yüreklerimizde,
Kara bulutlar işlemez oraya...
Sardı sen gideli örümcek kafalılar,
Dört dönüyor etrafımızda hurafeler,
Birde türedi sahte Atatürkçüler
Ama sen rahat uyu Atam
Artık uyanıyor gençler,
Gerçek Atatürkçüler...
10.11.2008
Kazım Doğan
|
Ali Cemal Ağırman | 10 Kasım |
Bu gün, 10 Kasım.
Buruk, yüreklerimiz.
Yaşlı, gözlerimiz.
Yaslı, gönüllerimiz
Atamızın
Aramızdan ayrılışının
69. Yıl dönümü
Atamız çözmüştü
Ulus kaderine atılan
Kör düğümü.
Onun kişiliğini
Dehalığını.
Kahramanlığını.
Devrimlerini.
Andık, bu gün.
Kadını, erkeği.
Genç yaşlısı
Ulus insanı olarak
Buruktuk
Üzgündük, bu gün.
Mustafa Kemal ATATÜRK
Mazlum Halkların.
Evrensel
Emsalsiz Önderi.
Gençlik
Yemin etmiş
Mustafa Kemal
Ordusu
Yemin etmiş
Ulus ayakta.
Bölücüler.
Şeriat özlemcileri olsa da.
Güçlü Milletiz.
Çünkü biz
Misakı Milliyiz.
Zorluklar yaşansa da
İlerleyecek bu ulus, hep ileri.
Demoratik Laik Cumhuriyet.
Kanımızın,canımızın,
Pahasınada olsa.
Gitmeyecek,gidemeyecek.
Asla ve asla geri.
ATAMIZIN ÖLÜM İLANI
Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'nin resmi tebliğidir:
Müdavi ve müşavir tabiplerin neşredilen son raporu, Atatürk'ün dünyaya gözlerini kapadığını bildirmektedir.
Bu acı hadiseyle Türk vatanı büyük yapıcısını, Türk milleti ulu şefini, insanlık büyük evladını kaybetti. Milletimize, içimiz yanarak, bu tarife sığmayan acıdan dolayı en derin taziyelerimizi sunarız.
Kederlerimizin tesellisini ancak ve ancak O'nun büyük eserine bağlılıkta ve aziz vatanımızın hizmetinde ararız. Şurasını da her şeyden evvel beyan etmeliyiz ki ölmez olan, onun büyük eseri, Cumhuriyet Türkiyesi'dir. Hükümetimiz, içinde bulunduğumuz bu mühim anda, bugüne kadar olduğu gibi dikkatle vazife başındadır. Müesses olan nizam ve idame hususunu, büyük Türk milletinin hükümetiyle tek vücut olarak teyit ve temin edeceğine şüphe yoktur.
Teşkilat-ı Esasiye Kanunu'nun 33. maddesi mucibince Büyük Millet Meclisi derhal yeni Reisicumhuru intihap edecektir. Türkiye'nin en büyük makamına, Teşkilat-ı Esasiye Kanununa göre geçecek zatın etrafında hükümetiyle, şanlı ordusuyla ve bütün kuvvetleriyle Türk Milleti sarsılmaz bir varlık olarak toplanacak ve yükselmesine devam edecektir.
Bugün ayrılığına ağladığımız büyük şefimiz Atatürk, her vakit Türk Milletine güvendi. Eserlerini bu güvenle yaptı. İdamesi esbabını da istikmal ederek güvenle büyük milletimize bıraktı. Ebedi Türk Milleti onun eserlerini ebediyetle yaşatacaktır. Türk gençliği onun kıymetli vediası olan Türkiye Cumhuriyetini daima koruyacak ve onun izinde yürüyecektir.
Kemal Atatürk, Türk'ün tarihinde ve gönlünde daima yaşayacaktır
____ŞAİR 67_____
ALİ CEMAL AĞIRMAN
|
Kenan Kerim Yavuz | 10 Kasım |
Çocuklar özledi seni ''deli''ler gibi
Yatıyor ANIT ta ZÜBEYDEnin yiğidi
Gönül bahçemizin Yaren gülüydü
Ayırdı ecel bizi bir 10 Kasım günüydü...
Gençlik popta,cazda; okul bahane
Medya; fuhuş,ahlaksızda şahane
Karış karış satılıyor vatan,daha ne?
Ayırdı ecel bizi bir 10 Kasım günüydü...
Kahveler dolu dolu işsizler ordusu
Nikahlısını eliyle etmiş...............pu
Baklavanın üzerine yiyorlar turpu
Ayırdı ecel bizi bir 10 Kasım günüydü...
Memurun rüşvette,vatandaş perişan
Dünyaya gerilikte saldık hep şan
pkk ya bile yataklık yapan paşan
Ayırdı ecel bizi bir 10 Kasım günüydü...
Avrupa öğrendiğini satar oldu bize
Vizeler koyup,getırdiler TÜRKÜ dize
DERBEDER yoruldu sanma son dize
Ayırdı ecel bizi bir 10 Kasım günüydü...
10.11.2003
derbeder
|
Pınar Bulduk | 10 Kasım |
Tarihlerde o kara gün 10 Kasım 1938
Seni bizlerden aldı uzaklara götürdü
Seni unutmak mümkün mü?
O deniz mavisi gözlerini altın sarısı saçlarını
Şanlı komutan Atatürk
Sen devrimlerle hatırlanan
Asırlar geçse de benliklerden silinmeyen unutulmayan
Yaşayan efsanesin
Sen Türk milletinin istikbalisin
|
Bekir Dişbudak | 10 Kasım |
Bu gün on kasım sesiz bir sabah
Rüyalarımda gördüm seni
Ajanslar senden söz ediyor Atam
Dolma bahçe hüzün dolu
Mehmetçik ağlıyor başucunda
Akın akın geliyorlar Anıtkabire
Unutmuşlar gazete manşetleri küçük
Ama andığımız Mustafa Kemal büyük
Onlar da biliyor ki Mustafa Kemaller var
Vatanımın dört bir yanında milyonlarcalar
Nerdesin atam nerde, sanata tükürenler var
Hadi bir daha çık gel Samsundan
Saçları süt kadar beyaz gözleri mavi
Işığımız sönüyor dön gel gayrı
Yurt da sulh cihan da sulh demiştin ya
Sulh yerine ayrıştırıyorlar bizi
Alt kimlik üst kimlik olduk
Hani milletin efendisi köylüydü
Tarım bitti dışarıya muhtaç olduk
Dön gel artık adın fark etmez
Biz seni vatanseverliğinden tanırız
Bu vatanı böldürmeyiz kimsede bölemez
Son Mustafa Kemaller seni bekliyor
Öndersiz kaldık atam bir ışık daha yak
Seni Dünya unutmadı ama unutan hainler var
10 Kasım değil seni her gün saygıyla anıyorum
Okuduğum her duamda senada rahmetler okuyorum
Ama sen ölmedin ki içimiz de yaşıyorsun Atam
Rahat ol kabrinde dün Kadıköy de selamladık seni
Yârin bir başka yer olur
İzindeyiz Atam
Bektaş Bekir Dişbudak
|
Erdal Ceyhan | 10 Kasım |
Bugün 10 Kasım,ayağa kalktı çember sakallılar
Selama durdu yurttaki bütün vatansever türbanlılar
Ne var ufukta, Mustafa Kemal’mi geliyor yoksa
Dışardan gelip,Fethullah Hoca’mı gözüktü ufukta
Gençler, ne yazık, Atatürk’ün adını çoktan unuttular
Nurlu ufuklara Dubai’den yada Arabistan’dan daldılar
Her şey yavaş yavaş aydınlanıyor, bir ışık doğuyor
Aydınlar liberal oldu, kâr işini geç olsa da anlıyor.
Yurtta bütün okullar yakında imam hatip olacak
Bütün kızlarımız başını bağlayıp.sınıflara dolacak
Sonra gelsin her ilde üç gün üç gece Kutlu Doğumlar
Atatürk’ün ölümünden yeni gençler sorsan ne anlar.
Üniversiteden sonra türban sırası ilköğretime gelecek
Cuma Hoca’nın küpesinden sonra sıra kime gelecek.
Rahatsız etmeyin Büyük Ata’yı bırakın rahat uyusun
Suratınızı gördükçe kafasını çevirir, ne de ses duysun
Sen gittin gideli memleket Arabistan’a çok yaklaştı
Sen giderken Ezanlar Türkçeydi, şimdi Arapçalaştı.
Ülke’de kimsenin sesi çıkmıyor, Şerif Ali’den başka
Önüne geleni dağlıyor,yer kalmadı ne söze ne de aşka
Desem ki, ayağa kalktı bütün çember sakallılar
Seni andık selama durdu bütün kadın kız türbanlılar.
İnanır mısın, bugün de aynen yarın gibi olacak
Biraz utançtan Anıt-Kabir yine insanla dolacak.
AB istiyor, ordumuz yavaş yavaş terhis oluyor
Onların yerini sınırda ücretli yeniçeriler alıyor.
Yurtta epey değişiklikler var, borcumuz bini aştı
Herkes meydana çıktı, göbek atıyor,feleği şaştı..
Gazeteciler önce teslim oldu, uçaklarla geziyorlar
Resmi reklam almak için,her haltı ballı yiyorlar,
Ortam onların ortamı,her gün toplanıp sövüyorlar
Kendinden olmayanı, ya vurup, ya dövüyorlar.
Birileri çıkmış Deniz Feneri’nden selam ediyor
Kim sallar Deniz Fenerini paralar sel gibi gidiyor.
Şimdi seçimler yaklaştı, kömür, odun hep hazırdır
Fakir fukara oy ellerinde bir lokma ekmeğe de razıdır.
Hitler kalkmış mezardan bakıp kıskıs gülüyor
Kimse ses çıkarmıyor, gidip kuzu gibi oy veriyor.
Memleket çok kalkındı, ha bire yol yapıyoruz
Yol yapan mühendise değil, paraya tapıyoruz.
TOKİ Allah için bütün illere binlerce ev kondurdu
Hepsi hakkuran kafesi, bütün insanları dondurdu.
Nerede o Osmanlının yaptığı kaşaneler, yalılar
Karadenizli ustalar şehirlerin anasını ağlattılar.
Artık kalksan tanıyamazsın, İstanbul oldu Türkiye
Anadolu’dan halk bırakıp kaçtı,moruklar kaldı geriye.
En iyisi sen hiç kalkma, kafanı kaldırıp bakma,yoksa
İsmet’le birlikte çekersiniz çizmeyi yeniden ayağa.
Savaş mı, resmen 87 yıldır yok,ama halk daimi savaşta
Çöp kutularını karıştırıyor gözleri her gün salaşta.
Hemşerim, Atatürk’üm,fırsat verseler yine kovacaklar
Suyun öteki yakasına atıp, arkandan su dökecekler.
Türk genci, ne yazık, sınavlardan ayağa kalkamıyor
Başını testten alıp memleket meselelerine bakamıyor.
Biz şairler ise Atam,daima senin ülkülerini kollarız
Bir çağırsan bizi, durmayız, gece gündüz yollardayız.
|
Silvan Güneş | 10 Kasım |
yine bir 10 Kasım günü
hüzündeydi hava
karmaşıktı bulutlar
sakindi bildiğim tüm ırmaklar
ve su
içine gömülmüşcesine sessizdi
bayrak yarıda
kalbim hüzünde
bir yalnızlık şarkısının girdabında
bilinmezlik içindeydi ritmler
çıkmıyordu sesi
bu duygu karmaşasında
ta ki
kıskanç çığlıklar yükselene kadar
hüznümüzden daha karaydı bulutlarınız
ve de aslında
sizin yüzünüzde bir maske vardı
çok korkunçtunuz
küçücük çocuklar
bilemezdi bunu
bir 10 Kasım'ın hüznüne
sığmazdı da bütün bunlar
beş beterdi
ihanetiniz
üzülmek neye yarar
Silvan GÜNEŞ
Alanya 21:42
|
Selin Çelik | 10 Kasım |
Bir 10 kasım sabahında,
Bizi bırakıp gitti.
O gün herkes,
Onu hatırlayıp hüzünlendi
Aslında o ölmedi
Hep bu halkın kalbindeydi.
Çocukları çok severdi
Bunu herkez bilirdi.
|
Ecenur Güvençler22 | 10 Kasım |
10 Kasım'da yumdu Paşam o güzel gözlerini.Her şeyi geride bıraktı.Onca yaptıklarını,onca uğruna canını verdiği o savaşları,bizleri geride bıraktı.Müzelerde yaşatılıyor Paşam.Seni görmek,sana dokunmak giibi olmasa da avutuyoruz kendimizi.
Çanakkalede'ye gitmek toprağına dokunmak ne kadar yüceltici.Bende gittim Çanakkale'ye.O toprağa ayak basmak bile insanı yüzeltiyor.Ucunu göremediğiniz bir yakınlık var sanki aranızda.Bu düşüncelere dalarken içinizi bir karamsarlık alıyor.O bastığımız topraklarda nize şehitlerin kanı var ki anlatılamaz.
Atatürk bizizm için bir ışıktı.Bizim için alfabeyi değiştirdi.Daha kolay bir hale getirdi.Kılık kıyafeti daha modern hale getirdi.23 Nisan 1920'de çocukların bayramı ilan edildi.Kadınlar artık seçiyor,seçiliyor.Bunları yapan sen...
Seni nasıl unutabiliriz.
Unutulmayacak bir akşamda doğanın kanunu gereğince yumdun gözlerini mahşerde açmak üzere.Tüm dünyayı sarsmıştın belkide.İşte o gün 10 kasım.Doğanın kanununu en acımasızca uyguladığı 9'u 5 geçeydi.
Buyüzden her yıl 10 kasımda Atatürk'ümüzü sevgiyle anıyoruz.
Sen rahat uyu Atam! Ben sağ oldukça,bizi sağ oldukça ve bizen sonraki nesiller de yollarını değiştirmeyecek.
|
Muharrem Üzümlü | 10 Kasım |
10 KASIM
Bu gün dünya ve Türk milleti üzgün olacak ilelebet.
Ölmedin sen Atam yaşayacaksın fikirlerinle ilelebet.
Seni anmak,beyhude üzülmek,göz yaşı dökmek mi?
Fikirlerini devrimlerini sahiplenip,sana sarılmak mı?
Yıllar boyu hep boşuna ağlattılar bizi,10 Kasımlarda.
Bilerek; üzüntü,duygu,yasla geçiştirdiler,10 Kasımları.
Oysa,engin fikirlerini,devrimlerini anmalıyız biz Onun.
Herkesi öğretmeli ve kavratmalıyız unutmamak üzere.
Biz ne zaman fikirlerini görmezlikten geldiysek,Atam.
Biz sana sırt çevirdiğimiz zaman,krizlere girdik Atam.
Ne zaman ki,seni unutsak perişan olduk hep biz Atam.
Atam seni,devrimlerini küçümseyen geri zekalılar var.
Senin fikirlerini,eserlerini eleştiren,dönek yüzsüzler var.
Bilemezler ki,devrimlerinin yıkılmaz bir kale olduğunu.
Eserlerini küçümseyip,yıkmaya çalışan hainler de var.
Kurduğun Cumhuriyeti kasteden zalim iki yüzlüler var.
Anlayamazlar,fikirlerinin bükülmez bir bilek olduğunu.
Atam,onların beyinleri ve ufukları yetmez,seni görmeye.
Sen varken de yetmedi,şimdi de yetmez güçleri Atam.
Senin verdiğin özgürlükleri yaşayıp,ihanet edenler var.
Seni anlamayan,seni savunmayan Türk müdür? Atam.
Atam”Benim naciz vücudum elbet bir gün toprak olacak.
Fakat; Türkiye Cumhuriyeti İlelebet payidar kalacaktır”.
Dediğini,ne de çabuk unutuyor bu örümcek kafalılar,
Türkiye Cumhuriyetinin hiç yıkılmamak üzere sağlam,
Kurulduğunu neden anlayamazlar ki bu anlayışı kıtlar.
Rahat uyu Atam,fikirlerin her zaman yaşıyor yaşayacak.
Ümitsizlik karamsarlık sende de yok,emanetçilerinde de.
Sen rahat uyu Atam,bu Cumhuriyet ilelebet yaşayacak.
10.11.2007
Muharrem ÜZÜMLÜ
İlköğretim Müfettişi
|
Arzu Karadoğan | 10 Kasım |
10 Kasım
Saatler hüznü sen geçiyor...
Samsundan ilk kez doğmadı
Türkün batmayan güneşi
Sabaha değdi acının gölgesi
Bu topraklar görmedi böyle kara bulutlar
Akşam ağladı ardından
Yüreklere düştü gece...
Tarihler düşman güne
Takvimler kor oldu yandı
Kalplere kördüğüm atan matemine...
Vakitsiz gelen acın
Kasım rüzgarları estirdi
Gidişini kabullenmeyen tüm iklimlere...
Sözün bittiği yerde
Ağıt olup düştü dillere
Küstü güzlere bir bir mevsimler...
Sarı saçlarına değdiği gün hazan
Yüzlerde sızladı hüzün
Yüreklerde yara...
Yasa bağlandı hayat
Bakışlardaki bağ bozumu
Son bahara düşen gözyaşından ağır
Gözdeki hareden daha kara...
Karardı Karadeniz..
Hürriyeti içmiş
Mavi gözlerindeki o keskin iz
Ölümü bile üşüttü kapanan kirpiklerinde...
Ağlasa da ayrılık
Yokluğun düşse de kışlara
Yağsa da yüreklere kar
Isıtıyor devrimlerin
Ruhunu yad etdikçe
Her kasım yeniden can buluyor özgürlük
Ve
Mavi gözlerinde uyanıyor umutlar...
Ölmedin ki sen ATAM
Rahat uyu makberinde
Bir tek adın bile yetiyor
Ne mutlu Türküm diyen Türke...
10.11.2011
|
Şara Yalçıner | 10 Kasım |
10 Kasım geldi işte!
Üzgünüz biz milletçe,
Atatürk’ü anarız,
Yas tutarız birlikte.
10 Kasım geldi işte!
Keder doldu gönlümüze,
Atatürk’ü anarız,
O bizim kalbimizde.
10 Kasım geldi işte!
Koşarız Anıtkabir’e,
Atatürk’ü anarız,
Bayraklar elimizde.
|
Yaren Güzbey | 10 Kasım |
İstanbul Dolmabahçe sarayında,
Hasta hasta yatıyordu,
Saat kaç diye sordu,
Bu Atatürk'ün son sözleri oldu.
Herkes bu haberi duydu,
Ankara'nın yolunu buldu,
Elimizde mis gibi çiçeklerle,
Tüm Türkiye ağlamaya koyuldu.
10 Kasım 2012 Egekent/ÇİĞLİ
|
Abdullah Bedeloğlu | 10 Kasım |
10 KASIM
Mustafa Kemal Atatürk’ün ölüm yıldönümü bugün
Atamı anar dillerim kalbime çöker derin hüzün
Özgürlük senden bizlere armağan kelepçeyi çözün
Vatanı imar edeni seveni herkes duysun görsün
Çocuklar okur cehalet, sefalet yaşatmaz cumhuriyet
Traktörle çifti sürüyor Ata’m dağ, taş buldu bereket
Karada, suda, havada taşıt biniyor herkes seyret
Okul, hastane saraydan daha güzel veriyor sıhhat
Buzdolabı, çamaşır makinesi ile insanlar pek rahat
Evlerimiz, tarlamız cumhuriyetle hiç susuz kalmaz
Yormadan, kolaylık vererek halkımı sen de yaşat
Milyonlar yaşatır cumhuriyetim, Ata’m hiç durmaz
Yurtta barış, cihanda barış ister kavgayı durdurur.
Ticaret yolları işler, üretici, tacir her zaman huzurludur.
Ata’m sınıfta bayrağı başı üstünde tutar durur.
Bağımsız gücüyle bizleri rahatsız ettirmeden korur.
10 Kasım’da Atatürk’ün gülümseyen yüzü görünür.
Işıklı kitabını bizlere verip okutur hemen büyütür.
Ezeni sevmeyiz güçlü edeni severiz bu bize öğüttür.
Bizi de büyüt, güçlü yap çoğalsın yeniden şükür
Abdullah Bedeloğlu
|
Rıza Yıldız | 10 Kasım |
74 yıldır
Ölen kim
Atatürk mü?
Hayır
Biz daha ölmedik.
10.11.2012-Aydın
|
İshak Özlü | 10 Kasım |
Atam,
Bugün 10 kasım.
Çocukların yüreklerinde ebedi yaşıyorsun,
Fikirlerinle çağın beyinlerini aşıyorsun.
Pahalıya aldıklarını ucuza satıyoruz,
Satsakta mirasınla medeniyete taşıyorsun.
Doğu cephesinde değişen bir şey yok.
Şark kurnazlığı her zamankinden çok.
Dost başa düşman ayağa misali,
Görmüşsündür yüzleri gözler zehirli ok.
Nur içinde yat.
|
Esmanur Aktaş | 10 Kasım |
Çok hüzünlü bir gündü,
Atatürk ölmüştü.
Saat kaç diye sordu,
Bu onun son sözü oldu.
Tarih: 1938 yılı 10 kasım
Yas tutmuştu Türk'ü
Nasıl üzülmeyeyim,
Kaybetmiştim Atatürk'ü.
İçimde bir hüzün
Neden göremedim
O nur yüzlü
Güzel Atatürk'ü.
Neden ölmüştü ki
Keşke hep yaşasaydı
Keşke banada öğretmenlik
Yapsaydı.
10 kasım 10 kasım
Benim en büyük yasım
Ne kadar hüzünlü olsada
O nu anar her Türk.
|
Veysel Şimşek | 10 Kasım |
Dicle ile fırat derinden çağlar,
Dumlu pınar puslu yas tutar dağlar,
Atasını seven her insan ağlar,
Her sene bizlere yastır 10 Kasım.
Her kim dil uzatsa onu kınarız,
Bulanmayan berrak akan pınarız,
Yüce Atatürkü kalpten anarız,
Her sene bizlere yastır 10 Kasım.
Atatürktür bu ülkenin mimarı,
Vicdanı olanın seğrir damarı,
İnkârcıya Allah vursun şamarı,
Her sene bizlere yastır 10 Kasım.
Bindokuzyüz otuz sekizde etmiştir veda,
Dokuzu beş geçe dedi elveda,
Saygı durşunda olmaz ses seda,
Her sene bizlere yastır 10 Kasım.
Nedense şimdikiler ülkeyi satan,
Atatürktü nice zaferlere adımlar atan,
Kalbimizde ve Anıtkabirde yatan,
Her sene bizlere yastır 10 Kasım.
Giden geri gelir gelmez bilinmez,
Veysel derki ölen ile ölünmez,
Yüce Atam gibi yiğit bulunmaz,
Her sene bizlere yastır 10 Kasım.
Tel:05379590555
|
Esma Doğan | 10 Kasım |
Yürekleri dağlayan bir perşembe sabahı
Dokuzu beş geçe sona erdi baharı
İnanılması güçtü belkide yalandı
Bir 10 kasım sabahı
Vatanım yasta yürekler dağlandı
Yeri doldurulmayan bir Önder uğurlandı
Feryadımı duydu ama uyanmadı
Bir 10 kasım sabahı
|
Mehmet Yaş | 10 Kasım |
Gönüllerde yassın, gözlerde hüzün,
Boynumuzu büktün, büktün 10 Kasım.
Bir eşi gibiyiz şu çıplak güz’ün,
Ufkumuza çöktün, çöktün 10 Kasım.
Buz’dun ateş olup, Türklüğü yaktın,
Atasız, öndersiz, öksüz bıraktın.
Gözlerden yağmurlar misali aktın,
Seller gibi aktın, aktın 10 Kasım!
Bu yasın ruhuna yetmez bu keder,
Ondan yoksun kalan kalpler derbeder.
Vakitsiz ayırdı bizleri kader,
Bizleri zamansız yıktın 10 Kasım.
1938, 10 Kasım,
Dokuzu beş geçe başladı yasım,
Bu yas, yüzyıllara kalan mirasım,
Tarihi, tarihe kattın 10 Kasım!
10.11.1971
|
Ali Bozkurt Niyazlar | 10 Kasım |
10 Kasım
bugün on kasım
Atatürk sonsuzluğa gitti
ondandır bu yasım
bu gözyaşım
Atatürk bir Güneşti
sanmaki gidiş bir bitişti
Güneş batınca bitmez
Atatürk her darda yetişti
karanlığın korkusu Güneş
sen ne kadar yerleşirsen yerleş
mutlak Güneş doğacaktır
ne kadar olsan da kalleş.
Atatürk bir ışıktı
O bizi hep ışıttı
|
Muharrem Güney | 10 Kasım |
Bu 10 KASIM sana ağlama günü olmamalı.
Bu 10 KASIM herkes Gençliğe Hitabe’ni tekrar tekrar okumalı.
Sonra herkes etrafına bakmalı.
Sormalı kendine: “ Benzerlik var mı? “
Eğer bakmakla kalmayıp görürlerse,
Üstüne tekrar tekrar düşünülürse,
Ortam tanıdık gelecek.
Eğer sorarlarsa: “ Ne yapmak gerek? “
Onun da reçetesini düşünmeli, düşünecek.
“ Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur. “
Arabalar dursun.
Kornalar çalsın.
Ama beyinler çalışsın.
Sorsunlar kendilerine: “ Neden yapıyoruz bunu; sonuç için yeter mi? “
Eğer zerre birşey kaptılarsa Hitabe’nden,
Kaçınmayacaklar hareketten.
Rehber senden,
Uygulaması bizden.
Uygulanacak, uygulanmalı.
Beklememeli bir başka seni.
Ya gelmedi?
Onun için ışığında aydınlanmak yerine,
Harekete geçmeli.
İşte budur ATATÜRK CUMHURİYETİ.
|
Emine Çelik | 10 Kasım |
10 KASIM
Türkiyem yasa bürünmüş
Ölmüş böyle bir Ata diye
Ağlama! Sevin ve Çalış
O'nu anmak yalnız ağlamak mı?
İlerle
Koşar adımlarla çağa ulaş
Dimağlara başarı işlenmeli
Sen Türk Kızı nakışında
Cumhuriyet nakışı ile süslenmeli
Onu yaşat adım adım
O olmasaydı inan.
Çağa uymalısın eskiyi unutmadan
Her On Kasım gelişinde.
|
Mahmut Sara | 10 Kasım |
Tarih 10 Kasım 1938 Saat dokuz’u beş geçiyor,
Atam gözlerini yummuş cennete gitmeyi bekliyor.
Başında Muzaffer Kılıç,Salih Bozok hepsi üzgün,
Milletde üzgün,nasıl üzgün olmaınlar ki kendilerini kurtaran ölmüş.
Ne güzeldi o günler vatanı kurtarmıştım,
Atam vardı o günlerde,Atamın bedeni ölmüş ama,
Her zaman yüreklerde yaşayacak,herkes üzgün
Milletde üzgün nasıl üzgün olmasınlar ki kendilerini kurtaran Atam ölmüş,
Atam kaldırılmış Etnografya müzesine,
Yatıyor orada millet toplanıyor Atamın naaşına,
Bakan ağlıyor,vatanı kurtaranın naaşına,
O yüzyılın dahisi denilen atam bugün vefat ediyor
Herkes merak ediyor,yüzyılın dahisi ölüyor,
Hayır ölmedi,o kalbimizde yaşıyor,herkes üzgün,
Nasıl üzgün olmasın,yüzyılın dahisi ölüyor.
Hiç kimse unutmasın Atam her zaman yüreklerde yaşayacak
|
Burhan Küçük | 10 Kasım |
Özgürlüğe susamış ülkemin üzerine
Güneş gibi doğdun
Ülkem yoğrulurken yoklukla,kederle
Cumhuriyetimizi kurdun
Kara gölgeler arasında güneşimiz oldun
Aydınlığa açılan penceremiz oldun
Ülkem elden giderken
Cumhuriyetimizi kurdun
Ülkeme sinmişse huzur
Senin eserindir Atam
Bugün 10 kasım
Kuşlar bile suskun
Burhan KÜÇÜK
Kdz.Ereğli-Kasım/10/2005
bkucuk68hotmail.com
|
Şevki Kayaturan | (10 Kasım Atatürk Haftası) Mustafa KEMAL |
Yirminci yüzyılda en büyük lider
Mustafa Kemal’dir elbet diyorum
Her yıldız zamanı gelince söner
Mustafa Kemal’e güneş diyorum.
Türk ulusu atam senle uyandı
Türkü düşman bilen milletler yandı
Yunan İngiliz’in sözüne kandı
Mustafa Kemal’e paşam diyorum.
Hedefiniz Akdeniz’dir ileri
Ölmek var dönmek yok davadan geri
Atatürk Türklüğün ölmez lideri
Mustafa Kemal’e önder diyorum.
Biz tarih içinde tarihler yazdık
Anzak’lara bilen mezarlar kazdık
Yiğitçe çarpıştık şehit de düştük
Mustafa Kemal’e paşam diyorum.
Ne mutlu, “Ne Mutlu Türküm Diyene”
Atatürk ilimdir, fendir bilene
Strateji, teknik derstir görene
Mustafa Kemal’ e yaşam diyorum.
Cumhuriyet bize onun eseri
Semayı gösterir mavi gözleri
Işık tutar “Nutuk”taki sözleri
Mustafa Kemal’ler ölmez diyorum.
(02.11.2008)
|
Baba Emin | 10 Kasım da |
Yıllar önceydi aylardan kasım günlerden perşembe,
Bütün zorlukları vatanı için aşmış yılmayan biri,
Doğduğu evi,sade bir yer; iki katlı ve pembeli,
Yıkılmayan yenilmeyen vücut, artık zayıflamıştı
Ve yıkılmış,hastalığa yenilmiş muzaffer biri.
Gözler mavi ve ümit doluydu,
Mutluluk onun için ülkenin kurtuluşuydu,
Ülkeyi kurtardı ama bir şey hariç.
Ölüm denen yol arkadaşı ona arkadaştı
Kasımın solmuş yüzü 10 kasım da
Ölüm geldi ve kapısını çaldı sessizce,
Mavi gözlü sadece’’saat kaç ‘’ dedi.
Saat dokuzu beş geçince,
Ülkede herkes sessizlik ile başlayan bir sesle
Göz yaşlarını akıtmaya başladı inceden inceye.
Unutulmyan ve unutulmaz büyük asker,
Gözler yaşlı ve yaşlar sel olmuş,
Dostu düşmanı üzüntüye boğmuş,
Başarılar ile takdirleri toplamış,
Aramızdan ayrıldı çanakklale fatihi 10 kasımda.
O gurulu ve onurlu ayrıldı buradan,
Yeni ikametgahına götürülürken yavaştan yavaştan,
Gençlik onun ışığına bakarak ilerleyecek durmadan,
Sevgiler sel olup akacak her yandan,
İnsanlar mutluluğu içine atacak her 10 kasımda
03.11.2013
|
Şevki Kayaturan | 10 Kasım'da Veda Etti Atatürk |
10 KASIM'DA VEDA ETTİ ATATÜRK
Edirne Ardahan bak bugün hasta
Türk milleti sensiz kalmıştır yasta
Dört Eylül’de ulus doğdu Sivas’ta
On Kasım’da veda etti Atatürk.
Hüzün bastı doğu batı üşüyor
Dalda yaprak üzüntüden düşüyor
O ölmedi yüreklerde yaşıyor
On Kasım’da veda etti Atatürk.
Semadan bakıyor masmavi gözü
İlkelerim yaşar ölmedim sözü
Yer gök ağlar bulutlanır gökyüzü
On Kasım’da veda etti Atatürk.
Kocatepe git bak orda izleri
Yurtta ve cihanda barış sözleri
Millet yasta kan ağlıyor gözleri
On Kasım’da veda etti Atatürk.
Yurdumun güneşi ışığı söndü
Her yerde al bayrak yarıya indi
Anıtkabir en son varılan yerdi
On Kasım’da veda etti Atatürk.
02.11.2009 Saat: 12.25
Şevki KAYATURAN
Kültür ve Turizm Bakanlığı Halk Şairi
|
Yakup Akmeşe | 10 Kasım Bugün 10 Kasım |
10 Kasım bugün 10 Kasım,
Gönlümüzde bir hüsran,
Gözlerimizde yaş,
Yüreğimizde Mustafa Kemal ATATÜRK aşkı,
Ölmedin ATAM sen ölmedin,
Yüreğimizdesin unutmadık seni,
Biliyor musun ATAM biliyor musun?
Senin emanet ettiğin toprakları koruyamadık,
Kardeş kardeşe düşman ettiler sensizken,
Emanetine sahip çıkamadık ATAM,
Ve Bugün 10 Kasım,
Başımız önde yüreğimizde Atamın aşkı,
Tüketemediğimiz ve durmadan andığımız unutamadığımız Atamın ayrılışı 9 a 5 geçe,
Özledik ATAM seni özledik,
Zamanı geri alabilsek 1881’e,
Yeniden seninle doğsak,
Savaşsak yensek yeniden yürüsek seninle atam,
Unutmadık unutmayacağız atam seni sonsuza dek,
1938 değil sonsuz dek atam sonsuza yüreğimizdesin…
|
Abdullah Bedeloğlu | 10 Kasım Atatürk'ü Anma |
10 Kasım Atatürk’ü Anma
Yaktın ulusu, yaktın beni İstanbul.
Yüreğindeki depremler hala bitmez.
İstanbul, şiddetle sallanıyor, sallıyor!
Hala sarsılır cumhuriyet, sarsılır Türkiye'm.
Sızım sızım sızlar, hala gören kalpler.
Ata'mı inleterek ağlattın ve yatağa yıktın.
Dolmabahçe sarayında, saat 9'u beş geçe öldürdün,
Ata’m, Ankara'nın hasretini çeke çeke ebediyete göçtün.
Asırlarca akan kanın kokusu, anaların acı çığlığı, hala üstünden gitmez.
İstanbul'un depremleri hala sallıyor, sarsılıyor memleket.
Kalp görmezse göz görmez.
Altından taç olsan kıymet vermez
Emanetti Ata'm, ver geriye.
Ankara’m seni bekler sendin ona en güzel hediye.
Der ki: Sen gel Ata'm, ulusun öz yüreğine.
Sen gelince Ata'm.
Sevinir cümle vatan.
Sevinir vatanın kalbi Ankara'm
Sevinir yetimin, dul anan.
Umutlanır kefensiz yatan.
Ata'm, Ankara'ya geldi.
Seni yetiştiren iller,
Ne sevindi, ne sevindi!
Sevinçleri yükseldi, yükseldi,
Süleymaniye Cami gibi Kocatepe olup ünlendi.
Seni seven, yetiştiren illere hoş geldin.
İstanbul'da yazılan senin ölüm fermanını,
Yırtıp yerlere atan ellere, illere hoş geldin.
Kokuna hasret illere, komşu geldin.
Hakkı, cumhuriyeti yaşatmak için ilkeler verdin.
Biri Konyalı, biri Aydınlı atan.
İzmirimde yatar, Zübeyde anam.
Unutulur mu, seni doğuran anan?
Unutmaz İzmir'im, unutturmaz Yaratan.
Onu omuzlar üstünde taşır, anlayan.
Ülkün yükselmek ileri gitmek senin.
Haydi, Umutları erdirin muradına.
Sarsılmaz olsun cumhuriyet,
Şad olsun tüm memleket.
Ulaşsın Ata’m da huzura.
Abdullah Bedeloğlu
|
Bedrettin Naim Arslan | --10 Kasım (Dokuzsıfırbeş) |
Hasta yatağında Dolmabahçe de
Bir ömrün son demi yaşanıyordu
Gözlerde yaş vardı bu genç ülkede
Bir ömrün son demi yaşanıyordu
Bir gece öncesi sanki kalkmıştı
Enginara karşı istek artmıştı
Yüzlerde tebessüm güller açmıştı
Bir ömrün son demi yaşanıyordu
Askeri öğrenci saray önünde
Yine yanındaydı bu son gününde
Bir kuvvet hissetti yorgun teninde
Bir ömrün son demi yaşanıyordu.
On kasım sabahı yorgundu yüzü
Doktoru içerde O’ndaydı gözü
“Aleykümselam “dı O’nun son sözü
Bir ömrün son demi yaşanıyordu
Dokuz sıfır beş ti gözleri yumdu
Ölmedi ruhunu millete sundu
Sığmadı toprağa kalplere kondu
Sessiz di bu gemi, yanaşıyordu
Bir ömrün son demi yaşanıyordu.
09.11.2008 / 15.45
|
Orhan Afacan | 10 Kasım Günü Altmış Saniye |
Altmış saniye durur On Kasım günü hayat
Dünyaya sunulan beden dilimizden bir ant.
”Canlı olan tadacak ölümü bir gün elbet
Türkiye, Cumhuriyet kalacak ilelebet.””
Bayrak yarıya iner Ata’ya saygısından
Çok uzağız ”Hürriyet yokluğu” kaygısından.
Etmiş Olsada Ata ahirete irtihal.
Kalbimizde sevdadır, gözlerimizde hayal.
On Kasım günü yine bütün millet huzurla
Anıyoruz özlemle, aşka, milli şuurla...
Yüzyılda bir yetişen tarihte tek önderdi
“Yurtta sulh, cihanda sulh; yaşam kul hakkı “”derdi.
Vatan için adanmış itibarlı bir hayat
Cumhuriyet yatırım, ne makam, ne saltanat.
Dokuz Eylül İzmir’de Gazi; ben, sen, o, bizdi
Şahadet parmağında “”İlk Hedef Akdeniz'di.”””
İzmir’in Kurtuluşu sanki yolun başıydı
10 Kasım Hakka teslim oluşun savaşıydı.
On Kasım günü ne yas, ne ağıt, ne dövünme.
On Kasım günü muasırlaşmayla övünme
On Kasım günü gecen senelerle yüzleşme.
On Kasım günü gelen senelerle sözleşme.
İzmir-2013.11.10
|
Gülşah Göğ | 10 Kasım Günü |
Atam can veriyordu 10 Kasım günü
Sanki gülüyordu son nefesinde;
Yine açmıştı Kasım gülleri,
Sanki kokluyordu son nefesinde...
Atam can veriyordu 10 Kasım günü
Sanki ''Vatanım'' diyordu son nefesinde;
Atam elden gidiyordu 10 Kasım günü
Sanki ''Bayrağım''diyordu son nefesinde...
Atam son nefesinde işte böyle diyordu,
O son dakikalarında bizleri düşünüyordu;
Ey gençlik sen de düşün Ata'nı,
O'nun izinden git, koru vatanı...
1995'te yazdığım bir şiir, o zamanlar ortaokul 2. sınıfa geçmiştim okulda açılan bir şiir yarışmasında 3.lük almıştım...
|
Sevinç Kavuk | 10 Kasım Heves Doğuruyor İçime |
Bazen bir tek kelimeye yürek dolusu duygular sığdırılır...
Boğaz düğümlenir ve o bir çift söz söylenebilir ancak…
Çok şey anlatır duyan yüreğe sükut içinde....
Bugün ATATÜRK için ve O'na hitaben
Hep söylenecek olan yazılı yüreklere zaten...
Ve ben hep sadece bir çift dileğimi aktaracağım
Gözlerimin neminde büyüyecek yüce sorumluluğa
Taa yürekten beş duyumun birleştiği;
Yeniden ve yeniliklere hevesimin
Damarında asil kanıyla
Geçmişin imzası
Yüce Türk Milleti göreviyle
Geleceğe taşımaya...
ATAM; Seni çok,
Hem de öylesine çok özledim ki
Çarpan kalbimin sesi senin yolunda
Bekçi olduğunu duyuracak kadar!
Vatana aşkımı unutmadığıma....
ATAM; Seni anlamaya çok,
Hem de öylesine çok çalışacağımın
Eseri yaşayabilecek o inancına ki
Yolunda iz olmayı başarana kadar!
Halkıma aşkımı unutmadığıma…
Adını koyarak o hep tarihi özetiyle
İlerlemeye tüm bilinçlerde
Hep sen doğacaksın ufkuma!
HEP SEN DOĞACAKSIN UFKUMA!
HEP SEN DOĞACAKSIN UFKUMA!
10 Kasım
|
Saniye Sarsılmaz | 10 Kasım Muhasebesi |
Muhasebe yaparız, her 10 Kasım gelince,
Ne kadar yol almışız, Ata’mızın izinde.
İzlenecek yön belli, mecal yok yürümeye,
Kimi sektör ileri, kimi basar geriye.
Yepyeni Cumhuriyet, açmıştı neler neler.
Devlet işi değil bu, özele gitsin derler.
İşletmelere ortak, yabancı sermayeler,
Daha da gidecek var, satışa sıra bekler
Çin’den gelir ucuz mal, bizimkiler kapanır,
Tamirciye gerek yok, süre biter atılır.
Dümendeki IMF, kumandalar ondadır,
Ateş sarmış dünyayı, ekonomi yangındır.
Görüş görüş ayrılıp, bölünmekte insanlar.
Düşünce zengin olsun, ama ayrılık zarar.
Aldığım eğitim mi, yoksa aklım mı azdır,
Üzülürüm bunlara, yanarım içim acır.
Öyle güzel gençler var, donanımlı bilgili,
Diplomalar cebinde, iş bulamaz ilgili.
Göçüp gider beyinler, ele verir hizmeti,
Anadan, yardan ırak, yurda düşer hasreti.
Okul ve iş seçerken, sınavlardan geçeriz,
Meclis neden sınavsız, sadece oy veririz.
Sınav konsun adaya, geçilmesin karnesiz,
Doksan puan üstüne, öbür seçim sınavsız.
Anıtkabir’de Atam, Çanakkale’de dedem
Yansın mı, ağlasın mı? Düşünür de bilemem.
Umutlanırım bazen, ha kalkacak Türkiye’m,
Aydın olur kararmaz, hem gündüzüm hem gecem.
Saniye Sarsılmaz
|
Hüseyin Celep | 10 Kasım(On Kasım) |
Bir bulut inmiş,beyaz,
Karlı dağlar başına.
Her 10 Kasım sabahı,
Bir ateş düşer, döşüme.
Nerdesin, ey Ata’m nerede?
Sensiz millet, öksüz burada.
Sanat, ilim, fen seninle.
Sevinen, gülen seninle.
Olmak isterdik inan,
Ebediyen seninle.
Dağların, ak başı kar mıdır?
Kuşlar, Ata’mdan haber, var mıdır?
Yarım bıraktığın işler,
Bugün, sanki seni bekler.
Zengin millet hayalin,
Acep, neden emekler?
Sen gelmiyorsan, bir haber gönder.
Kim içimizdeki, Atatürk gibi önder?
Hüseyin Celep
|
Gülşen Şenderin | 10 Kasım Sabahı |
Sirenler çaldı saat tam dokuzu beş geçe
Yüreklerde yankılar geçmişi bağlıyordu
Ata'mızın yokluğu kalpleri dağlıyordu
Altmış beş yıl sonunda ne ektik ki ne biçe
Bu On Kasım sabakı ATATÜRK ağlıyordu...
Her çocuk okulunda andımızı okudu
Türküm doğruyum...yasam! İlkelerle dokudu
Atam Cumhuriyetin zafer tacını koydu
Devralınan umuda verilen söz bu muydu
Bu On Kasım sabahı ATATÜRK ağlıyordu...
Ata'nın devrimleri sanki önem yitirdi
Bu gaflet uykuları neler aldı götürdü
Dünde atılan çarsaf bugün türban getirdi
Cehaletin paydası huzuru da bitirdi
Bu On kasım sabahı ATATÜRK ağlıyordu...
Cumhuriyet kutlandı coşkularla elele
Nerde eski balolar, resepsiyonlar söyle
Bu içte huzursuzluk sorgulansın bir hele
Tek soluk olamadık seksen yıl geçti böyle
Bu On kasım sabahı ATATÜRK ağlıyordu...
Artık bazı şeylere azimle dur diyelim
Bizi yıkan güçlere ihtimal vermeyelim
Medeniyet yolunda mücadele edelim
Her karış toprağımız kıymetini bilelim
Yarınlar bizi bekler hep beraber GÜLELİM
|
İsmail Alay | 10 Kasım ve Atatürk |
10 KASIM VE ATATÜRK
Işıl ışıl yanan o mavi gözlerin
Her an,değer kazanan sözlerin
Turana hasret bakan, gözlerin
Bugün daha da anlamlı, Atatürk.
*
Büyük hedeflerin,beyin adamı.
Mazlum milletlerin önder adamı.
Tarihine,milletine aşık dil adamı.
Her on Kasımda,dualardasın, Atatürk.
*
Lider dediğin senin gibi olmalı.
Baştan başa vatanı dolaşmalı.
Her zaman,her yerde onurlu olmalı.
Onurlu yüreklerde taht kurdun, Atatürk.
*
Cephelerde savaştın,komutan oldun.
Yiğitlerle vatanı kurtarıp,kahraman oldun.
Milletin meclisinde,Başkomutan oldun.
Gönülleri fethedip her Türk'e,Atatürk oldun.
*
Gönlü güzel,ülküsü güzel,yazısı güzel.
Her zaman,mazluma uzanan yiğit bir el.
Gerçekleşebilse seslenirim,neredesin? Gel!
Milletim,keşke! o olsaydı.deyip arıyor,Atatürk.
*
Benim naçiz vücudum toprak olacaktır,diyen sen.
Ne Mutlu Türküm diyene! sözünle,birleştiren sen.
Millet zenginleşsin,vatan kalkınsın,diye çırpınan sen.
On beş yılda yurduma ufuk açtın,ışık saçtın Atatürk.
*
Bir on Kasımın sabahında Azrail selam verirken sana
Ve aleykum selam diyerek yürüdün sen yüce Rahmana.
On yedi milyon söz verdi,sahip çıkacağına dair vatana.
Kendi Türk,dili Türkçe,dini İslâm,dünyaya lider, Atatürk.
Uzman Eğitimci.Şair.Yazar/İsmail Alay -10 KASIM 2015
*
|
Yasin Yalçın 2 | 10 Kasım-ölüme merhaba (On kasım) |
on kasım
10 kasım bir doğumdur
Her doğum başlangıçtır ölüme
Ölüm;
sığdırılmışsa içine bir yaşam
yaşam adanmışsa yaşamlara
ve öldüğünde insan
selam duruyorsa hala
topuyla,
tüfeğiyle
ve elinde çiçeğiyle
gözyaşlarıyla
damla damla
insanlar...
ve varsa hala ardından
ağlayan kadınlar
ve çocuklar
doğduklarında yokken bile sen
senin resminse yakalarındaki
cepheye giderken
ve anılıyorsan hala
her 10 kasım da
senin adını taşıyorsa
sokaklar,okullar
akıyorsa
damlalar gözpınarlarından
yığınların
ve hala adın yazılamıyorsa
nüfus kütüklerinde
ve hala varsa öldürmek isteyenlerin
ölümün adı değildir
10 kasım
olsa olsa bir merhabadır ölüme
10 kasım 2006. Antalya
|
Erdal Alga | 10 Kasım |
DokuzBeş
Sabah
BirSıfır
BirBir
BirDokuzÜçSekiz
Yatak
Melek
Tırpan
Ülke,Millet
Kalabalık
Gözyaşı, Sel
Tören
İmam,Toprak
Gönder
BirBölüİki
Bayrak.
|
Sadettin Kaplan | 10 Kasım ve O |
Sert esiyor hıyabanda bu rüzgâr,
Yüzyıllar eriyor bir gün içinde.
Bu sabah havada bir gariplik var;
Dolmabahçe yine hüzün içinde…
Devin avucunda küçük karınca,
Devleşir, dağ gibi umutlarınca…
Atatürk güneşi ufku sarınca;
Eğriler düzelir düzün içinde…
O nurla karışık onur yağıyor,
O aydınlık karanlığı boğuyor,
Geleceğin güneşleri doğuyor
O masmavi gökçe gözün içinde…
O, gönülde sönmeyen bir köz gibi,
Çağlar ötesini gören göz gibi,
Suskunluğu yorumlayan söz gibi;
Binbir anlam o bir sözün içinde…
Bayrağım göklere al-al gelince,
Yıldızın yanına Hilâl gelince,
Düşünce ufkuna Kemal gelince;
Kabuklar yok olur özün içinde…
|
Zeki Çelik 2 | 10 KASIM ve ORDUMUZ |
10 KASIM ve ORDUMUZ
TÜRKİYE CUMHURİYETİ kurucusu Mustafa Kemal ATATÜRK'ün ölümünün 77 yıl dönümünü saygıyla, rahmetle anıyorum, ruhu şad olsun,mekanı Cennet olsun diyorum. Merhaba gönül dostlarım sizleri de saygıyla selamlıyorum, sevgiler, selamlar sunuyorum. Her on kasım günü yüreğimiz burkul maktadır. Bizlerin gönlünde yaşasa da üzüntümüz dışa yansımaktadır.
Atatürk'ün yokluğunda yaşananları yazı metnimde şiir halinde de sizlere
sunmaya çalıştım. Bir çok okuyucunun olumlu yorumlarını aldım. Okumak isteyenler için İnternet'e Ispartalı yazmanız yeterli ama devamına Zeki Çelik yazarsanız Antoloji. com daki profil sayfamdan eserlerime ulaşma şansınız daha kolay olur. Yazdığı şiirleri tıkla! Zeki Çelik 1 ve 2 deki eserler benim.
Bazı duyarlı dostlar diğer paylaşımlarla ulaşmak için İnternet adresimi sordukları için bu vesileyle ayrıntılı bilgi verme gereğini duyuyorum. Düşman içimizde, düşman aramız da Atam diyerek 77 yıldır yapılan yanlışları şiirlerle, yazılarla dile getirmeye çalıştım. Amacım birilerini rencide etmek değildir. Türk Milleti olarak uyanık olmamız gerektiğini vurguluyorum.
Bizler dış güçler karşısında her zaman zaferler kazandık. Aramızda dolaşan vatan hainlerine karşı da uyanık olalım, birlik beraberlik sergileyelim ki hedefini şaşırsınlar. Atatürk'ün huzur içinde yatması için ülkemizi iç ve dış düşmanlardan arındırmalıyız. Osmanlı devletinin torunları olarak tarihten ders almalıyız. 10 Kasım günü saat sabah dokuzu beş gece tüm sirenler çalınca bir dakikalık saygı duruşunda bulunmayanların kimliğinden şüphe ederiz.
Ordumuza, askerimize, polisimize, tüm güvenlik birimlerimize haince dil uzatanları da nefretle kınıyorum. Bu ülke hiç bir zaman sahipsiz kalmadı. Milletin inancı ve gücü devletimize güç katmaktadır. 10 kasımın da şiirlerimle
dili olmaya çalıştım. Bu günü hatırlamak istemeyenlere elbet sitem ediyor. Göklerde dalgalanan bayrak bile yarıya indirildiğine göre anlamlı bir gün.! .
Ülkemizin kurtarıcısını anarken silah arkadaşlarını, gazilerimizi vatan, bayrak uğruna ölen şehitlerimizi unutmayalım. Dualarımız müşterek olsun. Atatürk'e olan duygularımı 1980 li yıllarda şiirlerle özetlemeye çalıştım. Doğumunun yüzüncü yıl dönümünde yani 1981 yılında T.B.M.M yüzüncü yıl kutlama komite başkanlığına daktilo ile yazarak kitap şeklinde sundum. Bu kitabı karbon kağıt ile hazırladığım için bir adedi de arşivimde bulunuyor.
Kahramanlık üzerine de bir çok şiirler yazdım. Merhum K.K.T.C. kurucusu
birinci Cumhur Başkanı sayın: Rauf Denktaş beni davet ettiğinde okuduğum dörtlük çok hoşuna gitmişti ve alnımdan öptü. Vatan Millet, Bayrak aşkımı bu dörtlük mısram da toparlıyorum, hoşça ve dostça kalınız, Allah'a emanet olunuz diyorum. FEDADIR BU VATANA CANIMIZ, HELAL OLSUN AKSA DA KANIMIZ, YETER Kİ GÖKLERDE DALGALANSIN, AY YILDIZLI BAYRAĞIMIZ.
***** 10 - KASIM *****
O acı günleri hatırlamakta,
Her ülke konuğu ağırlamakta,
Mustafa Kemal'i uğurlamakta,
Hüzünlü ağlıyor yorgun on kasım.
Dalgalanan bayrak indi yarıya,
Araçlar dokuz'da bastı kornaya,
Dikkatler çekildi Genelkurmaya,
Kefeni bağlıyor durgun on kasım.
Kolay mı defnetmek koca yiğit'i? ,
Türkiye uğruna verdi şehit'i,
Herkes dinlemeli nutuk Öğüt'ü,
Yüreği dağlıyor vurgun on kasım.
Yediden, yetmişe ansın tanıt ta,
Ruhunu şad'eder susup anıtta,
Duasını eder dursa konutta,
İmkanı sağlıyor saygın on kasım.
Nedense ihmalkar nesil üredi,
Beyinler yıkandı terör türedi,
Zeki olmayanlar değer vermedi,
Nankörü ayıplar dargın on kasım.
***** ORDUMUZ *****
Genel Kurmayımız açıklamakta,
Duyunca dudaklar uçukla makta,
Taraflı medyalar saçmalamakta,
Allah Allah diyen ordu var biz de.
Bizde asker olduk bunu biliriz,
Yaşlısı ve genci koşar geliriz,
Bu vatan uğruna bin kez ölürüz,
Kahramanlık yayan ordu var biz de.
Teçhizat kuşanır her bir neferi,
İtikat, inançla aldık zaferi,
Kafayı koruduk giydik miğferi,
Resule haz duyan ordu var biz de.
Eğitim düzeyi haddinden fazla,
Denizde, havada gidiyor hızla,
Karada, ovada boğuşur yozla,
Helal rızkı yiyen ordu var biz de.
Mustafa Kemal'in izinde yürür,
Ay yıldız Barak'ı göklere bürür,
Zekice askeri tüm dünya görür,
Allah Allah diyen ordu var biz de.
Ispartalı Zeki Çelik TÜRKİYE İLESAM il temsilcisi.
|
Lamia Canay | 10 Kasıma gelirken.. |
Türkiye'yi seviyorum diyen mutlaka okusun...Diğerleri zaten anlamaz...
Bunu mutlaka okuyun...
Ben Atatürkçü değilim
Gazi (ATATÜRK) gözlerini açtı,doğruldu,çevresine baktı,birtakim adamlar toplanmış.
Sordu:
-Ne yapıyorsunuz?
-Her yıl bugün yas tutuyoruz,eğlence yerlerini kapatıyoruz,içkiyi yasak ediyoruz Atam.
-İyi halt ediyorsunuz,başka ne yapıyorsunuz?
-Senin kurduğun 'CHP' yi kapattık Atam.
Gazi kaşlarını çattı:
-Neden?
-.....
-Peki başka ne yaptınız
-Öğretim birliği devrimini yıktık Atam!
Artık iki başlı eğitim yapıyoruz,imam liseleri açıyoruz.
İmamlar öylesine çoğaldı ki hepsini önemli devlet görevlerine getiriyoruz.
-Madem ki böyle işler yapıyorsunuz,neden mezarımın başında toplanıyorsunuz?
-Seni seviyoruz Atam!
-Susun maskaralar! Anlatın başka neler yaptınız
-Senin vasiyetini yırtıp,çöp kutusuna attık Atam.
-Yaaa! Nasıl yaptınız o işi
-Hukuk devleti ilkelerini,medeni kanunu,miras hukukunu çiğnedik; özel vasiyetnameni değistirdik; Türk Dil ve
Tarih Kurumlarının özerkliğini yok ettik; kişiliklerini sildik.
-Nasıl oldu bu?
-Oldu bir kere Atam.
-Sonra?
-Laik Cumhuriyeti korumak çok zor Atam!
Şimdi Türk-İslam sentezini devletin resmi ideolojisi yapmaya çalışıyoruz.
-Yapabildiniz mi?
-Direniş var,daha tam başarı kazanamadık Atam.
-Sonra?
-Atam! Sen kalk,ben yatam.
-Susun,saçmalamayın! Nereden çıktı bu münasebetsiz laf?
-Seni sevenler çıkarmış Atam.
-Hay sevmez olaymışlar.
-Hayat zorlaştı Atam! Artık sensiz yaşıyoruz,ama Amerikasız yaşayamıyoruz.
-O ne biçim laf öyle?
-Biçimsiz bir laf Atam.
-Peki,neden söylüyorsunuz?
-Söyleyene değil,söyletene bak Atam! Amerika artık bizim herşeyimiz Atam.
-Ben böyle mi öğretmiştim?
-Borçlandık Atam,36 milyar dolar dış borcumuz var Atam,ABD'ye teslim olduk Atam.
-Teslim mi oldunuz?
-Halkevlerinin canına okuduk Atam,eski yazıyı canlandırmak istiyoruz Atam,
siyaset namazı kılıp,seçim orucu tutarak iktidar olabiliyoruz Atam,
Washington'un desteklemediği,CIA'in tavsiye etmediği adam tasfiye ediliyor Atam,
Amerika'dan icazet almadan iktidar olunamıyor Atam.
-Söylediklerinizi kulağınız duyuyormu?
-İşler bildiğin gibi değil Atam,biz Amerikasız yaşayamayız Atam,köşeyi dönmek için başka çare yok Atam.
-Ne demek köşeyi dönmek?
-Artık ülkede iki temel siyaset var Atam; birincisi köşeyi dönelim,ikincisi dön baba dönelim,hacılara gidelim
Atam.
-Peki,Cumhuriyeti emanet ettiğim gençlik ne yapıyor?
-Gençliği ezdik Atam!
Çeyrek yüzyıldan beri başkaldıran gençleri öldürüyoruz,asıyoruz,işkenceden geçiriyoruz,
ceza evlerine kapatıyoruz; geriye kalanları da ya imam okullarına ya YÖK'e bağlıyoruz,
ama seni çok seviyoruz Atam,sen kalk,biz yatalım Atam.
Gazi,kalabalığa mavi mavi bakti:
-Siz kimsiniz yahu?
-Biz Atatürkçüyüz Atam!
Gazi:
-Yaaa! ..dedi,öyleyse 'Ben ATATÜRKÇÜ değilim! ..'
|
Şükran Çamoğlu | 10 KASIMI Anarken |
Bugün yine 10 Kasım gözlerim dolu dolu
Bütün dünya yas tutmuş ağlıyor Anadolu
Dokuzu beş geçerken O gözlerini yumdu
Cumhuriyeti kurup armağan etti yurdu
Aramızdan ne yazık çok zamansız ayrıldı
Yapacağı çok işler devrimler yarım kaldı
Ulu Önder Atatürk yürüyoruz izinde
Tarif edilemezki O büyük bir insandı
Türk gençlerine dedi size emanet vatan
Sizin dedeleriniz binlerce şehit yatan
Gözleri enginlerden daha güzel maviydi
Anıtkabrinde rahat uyuyabilirsin Atam
Türkçe ilk alfabeyi ilk harfi sen öğrettin
Bana öğretmen oldun doğru yolu gösterdin
Gençliğe hitabeni ezbere biliyorum
Cumhuriyettir senin en büyük emanetin
Huzuruna bugün de çıkacağım elbette
Yüzbinlerce Türk genci bekliyor bak nöbette
Seni tanımayıp ta inkar edenlerin
Hesabı sorulacak hem de yakın tarihte
Elimde al bayrakla yürürüm Anıtkabre
Artık sabrım kalmadı yapılan ihanete
Kimse beni yolumdan asla alakoyamaz
Yaşasın Cumhuriyet ve bu cennet ülke
|
Ömer Akbıyık | 10 Kasımlar Ve Atatürk |
Atatürk 10 Kasımlar bir matem günü değil,
Ulusun, sana bağrından taşan özlemidir,
Giderek çoğalan bu özlemin sözde değil,
Yarattığın Türk ulusunun ta özündedir.
Yüz yıla sığmayan adınla bize onur verdin,
Düşmanlar da tanıdı seni,yalnız biz değil,
Sen hep “Eğemenlik verilmez,alınır” derdin,
Özgürlük, yarattığın ulusun özündedir.
08 Kasım 2010 -Ömer AKBIYIK-
|
Ahmet Yozgat | 10 Özel Yasamızın Hammurabisi 1 |
1/:
Ya Yakhya!
Dokunma Meryem'ine Yarusalem'in...
Hala yoksan ölüm zenaatkarının,
Yarınki listeyi icraatında,
İlerlediğin yol üstünde emniyettesindir.
Kurallardaki bomboş koridorlara,
Lacivert gölgeni düşüremezsin.
Uğraşma Ya Yakhya!
Çünkü yayılırsa karanlık
Gölgelerin kanına ekmek basılır,
Asılır bir fikir daha meydanı siyasette,
Kara Ali'nin gürgen darına.
Öylece sensiz kalır son fotoğraf karesi,
Soğuk bir güneşe yanar bütün anılar.
Ağustos ezgileri yakılmaz zemheride,
Yanarız mor ağızlı bir kahıra.
Ya da ateş fışkıran kuyu-yu gayya.
Ya Yakhya! ...
|
Şevki Kayaturan | "10 Nisan Polis Haftası" Kahraman Türk Polisi |
KAHRAMAN TÜRK POLİSİ
Bin sekiz yüz kırk beşten bu tarafa yaşımız
Asayişi berkemal eylemektir işimiz
Huzur ile vatanda yaşatmaktır düşümüz
Huzur güven elçisi, kahraman Türk polisi.
Varlığını insanlar cana teminat bilir
Polis olduğu yere mutlaka huzur gelir
Söz konusu vatansa göz kırpmadan can verir
Huzur güven elçisi, kahraman Türk polisi.
Gücü anayasadan ona hep bağlı kalır
Teröristi ininden ruhu duymadan alır
Suçlunun sakladığı delili arar bulur
Huzur güven elçisi, kahraman Türk polisi.
Kayaturan, onlarsız olmaz huzur ve rahat
Gündüzü gecesi yok, bazen yirmi dört saat
Durmadan çalışmazsa, tükenir mi kabahat
Huzur güven elçisi, kahraman Türk polisi.
(07.04.2008-Saat:10.19)
Şevki KAYATURAN
Kültür ve Turizm Bakanlığı Halk Şairi
|
Menekşe Gülay | 10 Kasımlar Bitmeyecek |
Her on kasım da bir hüzün çöker içime,
Durmaz gözyaşlarım bir sızı, yüreğimde,
Acılara boğulur ruhum, seni göremeyince,
Atam senin için ağlıyorum bu yaslı günde.
Sirenler çalıyor milletçe hüzünlüyüz şimdi,
Yağmur, gözyaşlarımla akıyor sicim gibi.
Sevgin yüreğimde, çocukluğumdan beri,
Çok üzgünüm yeni kaybetmiş gibi seni.
Vatanım, milletim dedin osmanlıyı devirdin.
Türk milletinin gücünü, dünyaya gösterdin.
Ne mutlu ülkemize, cumhuriyeti getirdin.
Devrimler yapıp cahilliği, esareti bitirdin.
Yine bir sonbahar yine on kasımdayız işte,
Her sene artan, bitmeyen üzüntülerimizle,
Hayatta olsaydın kimbilir kızardın bizlere,
Emanet ettiğim vatan, ne halde diye.
Terör virüs gibi, gitmek bilmedi ülkemizde,
Milletim cumhuriyet için coşuyor mitinglerde,
Analar ağlıyor yaslı yürekleri, hep şehitlerinde
Türkün gücü, kuvvetiyle sileceğiz terörü de.
Biz güçlüyüz Türk'üz yenilmeyeceğiz kimseye,
Vatanımız emanettir sen den tüm milletime,
Hep bir koldan yüreyeceğiz düşmanın üzerine,
Al bayrağımız altında, koşacağız zaferlere.
Herzaman bendesin kalbimin en güzel yerinde,
Yolum yolun ilkelerin yazılı yaşamımın köşesinde,
10 kasımlar bitmeyecek hep gelecek senelerce,
Yine gözyaşlarım akacak anacak Atam'ı sevgiyle.
|
Mustafa Duyar | 10 Nisan bayramınız |
Polisler tek yürektir birbirinden ayrılmaz,
Devamlı çalışandır,görevlerinden yılmaz,
Vatanını sever haksızlıkları bilmez,
10 nisan bayramı polislere kutlu olsun.
Tatil,izin demeden görevlerini yapar,
Suçlu olanı tanır şüphelerini kapar
Bunlar nerede olursa tek bir yürekte var
10 nisan bayramı polislere kutlu olsun.
Türk bayrağı uğruna canını feda eder,
Milletim rahat olsun huzurlu yaşayın der
Bunları severekten gönle umutları ver
10 nisan bayramı polislere kutlu olsun.
Polislerin görevi güvenliğini sağlamak,
Hüzünlü anlarında beraberce ağlamak
Neşeli o günleri beraberce kutlamak,
10 nisan bayramı polislere kutlu olsun.
|
Demet Akkoyun | 10 Kasımda Atam Masmavi Gözleri Kapattı |
Günlerden sonbahar 10 kasım 1938
Vatanı acı bir haber bütün yurda geldi
Atatürküm dokuzu beş geçe
Deniz mavisi gözler kapandı
Bütün dünya yas tutup hıçkıra hıçkıra ağlıyordu yürekler
Atatürkünden ayrılmanın yasını tutuyordu
Sonbahar günü 10 kasım perşembe günü
Dokuzu beş geçe atam ölmüştü
Türk milleti yüreğinde atası için hıçkıra hıçkıra dua ediyor
Sen gittin gideli atam türk ulusu unutmadık unutamayız atam
10 kasımda atamı okulumda işyerinde törende anarız
Atatürküm türk ulusunun gurur onur aydınlık kahraman
vatanını kurtaran vatanına zaferler kazandıran büyük devlet
Adamı türk milleti sesini duyuran atam nur içinde yat
Atatürküm gökteki ay yıldızlı bayrağın daima göklerde
Türk milleti atasını yüreğinde daima seviyor
Ne mutlu türküm diyene
|
Şeyda Berkman | 10 Son randevu |
gece gözlerini kırmızıya boyamıştı yine
ve kırmızı görevini yaptı
kendinle kavga ettin önce
ve öfke vicdanını kararttı
ardından, binbir yürek yiyici kuş
güzel günlerin izlerini kanattı
şimdi sen gaddarsın ve vurdumduymaz
anla sevdamız doğumundan sakattı
1422
aralık 02
|
Cenk Gülcan | 10 Yaşındaydık |
Hatırlarmısın Arkadaş,
10 yaşındaydık,
Güneş gibi çevrilirdik.
Gözlerimiz parlar koşardık sağa sola.
Hatırlarmısın arkadaş,
10 yaşındaydık.
Topaç ve bilyeler vardı,
Sapanlar,toplar vardı.
Allı bir balon gibi yanaklarımız;
Sarardık gökyüzünü.
Hatırlarmısın arkadaş;
10 yaşındaydık.
Ne fabrika dumanı,
Ne fırtına,
Ne mermiler.
Hiçbirşey yoktu.
Balçık bir toprağa.
Batıp Çıkardık.
Hatırlarmısın arkadaş?
Bayramlar vardı.
10 yaşındaydık.
Bayram şekerleri, kartpostallar.
Sevinçler, mutluluklar.
Hatırlarmısın arkadaş.
Akşam sohpetleri.
Gülümsemeler.
Hatırlarmısın arkadaş.
O yeşil fidanların;
Topraktan ayrılışını
10 yaşındaydık
Şimdi silahlar var arkadaş
Arkadaş
Mermiler, gereksiz hüzünler
Hatırlarmısın?
Bir balıkçı teknesi alacaktık
Yıkacaktık hırçın denizleri,
Ve kızgın fırtınayı
10 yaşındaydık.
3 kuruşluk hayallerimiz vardı,
Onlarıda satın aldılar.
Şimdi ne 3 kuruş paramız var,
Nede hayallerimiz..
Hatırlarmısın Arkadaş.
|
Cahit Karaç | 100 Altın Söz -28 |
100 ALTIN SÖZ - 28
• Sana senden başka, doğru söyleyen olmaz.
• Sarhoşun hayatı meyhanede geçer.
• Sarhoşun hayali şişenin dibini görmektir.
• Sanat; sanatı yapanın ruhuna göre şekil, biçim alır. Onun için sanatçı kalıba sokulamaz.
• Oyun oynamayan çocukların kendileri de oyuncakları da büyümez.
• Onursuz baş, beden üstünde dik durmaz.
• Okuyan akıl büyük olur. Büyük akıl büyük düşünür. Büyük ve derin düşünce insanı bilge yapar.
• Öğrenmenin yaşı, başarının sonu yoktur.
• Öfke nefesi tez tüketir.
• Okuyup öğrenen akıl marifeti, eğitilen kalp hüner sahibi olur.
• Dünyada öğretmeni Allah olan, tek ilahi okulun adı vicdandır.
• Vicdan; Bizi biz edip, içimizden bizi görünmeden gözetleyen gizli gözün adıdır.
Cahit KARAÇ
|
Tevfik Yaşar Tekeli | 100'ler, 1000'ler... ve Bugün |
Ara, gez, dolaş sende; belki bulursun bir gün
Kim bilir belki bugün, belki yarın… öbür gün.
Yalnız dile Halık’tan; vakit geçmiş olmasın
Zira yüz’ler ölüyor da bin’ler doğuyor her gün.
Mayıs 81 Erzurum
|
Mehmet Tevfik Temiztürk | 100 Lira Değil 99,99 Kuruş 19 |
Fazla zorlanılmadan yaz 40 ya da 50’ni,
110 yaz, 120 yaz belli et ederini!
Hem anlamış oluruz, girer satın alırız,
Rakamlar anlaşılır hesaptan hoşlanırız…
Milleti bıktırdınız 9’lu rakamlardan,
Algılayamıyoruz hesap yapamamaktan…
(2014)
|
Can Akın | 103 - Senden Ayrıldığım, O Gün… |
Gökyüzünden, bir yıldız kaydı,
Senden ayrıldığım, o gün…
Senin için, bir dilek tuttum,
Dileğimi sır gibi, saklamalıyım.
Söylememeliyim yoksa kabul olmaz.
Gökyüzünden, bir yıldız kaydı,
Senden ayrıldığım o gün…
Keşke; kapris yapmasaydım,
Gitme deseydin, bırakmasaydın
Ellerimi ellerinden, çekmeseydin
Canın canıyım, deseydin
Gökyüzünden, yıldız kaydığında
Birbirimizi deliler gibi
Ölümüne sevmeyi dilerdik.
Gökyüzünden, bir yıldız kaydı,
Sen yanımda yoktun, ama
Umutsuzca karanlıklara doğru kayan
O yıldız, bendim gökyüzünde ki
Sen ise gökyüzünün zifiri karanlığıydın,
Gökyüzünden, bir yıldız kaydı
Senden ayrıldığım, o gün…
|
Selim Temiz | 100.Yıl Galatasaray |
Güneş büyülü ufukta; açmakta ilk gün gibi aşikar
Akan yıldız yağmuru; altında yürekli on bir adam.
Lider kesilir sahada aslan; korkma arkana yaslan
Ali Sami YEN, Bayrak açtı; Günberide anlı şanlı.
Taraftar tek yürek akıyor; zaferi şarkılarla kutluyor,
Asya-Avrupa şaşkın; yayılacak tüm dünyalara aşkın
Sürecek bir şarkıdır; Sarı-Kırmızı Aslan Galatasaray
Aslanlar kükredi; Avrupa da“GOL” “GOL” sesleri,
Rüyalar takımı oldu; aktı yüreklere sevgi ile doldu
Avrupa'ya akıyor adın; dünya şaşkın, yayılıyor aşkın.
Yüzyıllar hep söylenecek-bitmeyecek bir sevdadır,
İmparatorlar-Terimler-Fatihler-Krallar-Hakanlar.
Saraylıyız saray; her yerde anılır büyük Galatasaray,
Takım bu; korkma arkana yaslan; geliyor on bir aslan.
Akacak tarih yazacak; taraftar coşacak, bir daha bir daha
Ne yıldızlar var mazinde; gök yüzünde parıl parıl parlar.
Burası Ali Sami YEN; kükrer sahada, yayılır on bir aslan,
Ulu bir çınar oldu; yayılmakta adı aslanım Galatasaray,
Liglerin önderi oldu; logodur aslanım kükrer Avrupa da,
Saray, Galatasaray; her yerde anılır büyük Galata-saray.
|
Mehmet Yunus Aytek 2 | Söz |
Güzel söz, çirkin söz, tatlı söz, acı söz
Dilin, milletteki var oluş nedenin çöz
Söz ki kişiliğin aynasıdır, gel de bunu çöz
İnsan yaratılışının sebebidir sadece bir söz
Küslüğü, dargınlığı yok eden tek bir söz
Kişiyi ölüme götüren bir göz, bir de söz
Kişinin hakkını say, eyleme kem bir söz
Kişi kalbini kıran tek bir söz, girer içine bir köz
30 Kasım 2015
Pazartesi
|
Mehmet Yunus Aytek 2 | Şiir |
Şiir; Durmayan Dalga Demektir
Şiir; Sevgiyle Sarmak Demektir
Şiir; Sevgiye Köprü Demektir
Şiir; Gönül Kapısını Açmak Demektir
Şiir: Karanlıkta Görmek Demektir
Şiir; Volkanın Dışarıya Fışkırması Demektir
Şiir; Gönlü Kağıda Dökmek Demektir
Kısaca Şiir; Sevdalı Sözcükler Demektir
11 Haziran.2008
Çarşamba
|
İsmail Aksoy | 103 Derece Ateş (Sylvia Plath) |
Saf? Nedir anlamı bunun?
Cehennemin dilleri
Kasvetlidir, kasvetin üçlü
Dilleri gibi kasvetli, hırıldar
Kapıda şişko Cerebus. Kendi kendisine
Yalayarak temizlemekten âciz
Babafingosunu, günah, günah.
Haykırır çıra.
Çıkmaz kokusu
Üflenmiş bir mumun!
Aşk, aşk, rezil dumanlar dalgalanır
Benden İsadora’nın eşarpları gibi, dehşetteyim
Bir eşarp takılıp kalacak ve çapa atacak tekere diye.
Kendi unsurlarını oluşturur
Böyle sarı kurşuni dumanlar. Doğrulmazlar,
Fakat boğarak yaşlı ve alçakgönüllü olanı
Yuvarlanacak etrafında kürenin,
Güçsüz
Sera bebeği beşiğinde,
Beti benzi atmış orkide
Asıyor havada asılı duran bahçesini onun,
İblis leopar!
Beyaza döndürdü onu radyasyon
Ve öldürdü bir saatte.
Hiroşima külü ve içine yiyerek alışı gibi
Yağlayarak bedenlerini zinacı erkeklerin.
Günah. Günah.
Sevgilim, bütün gece
Yanıp sönmekteyim, kapalı, açık, kapalı, açık.
Bir zamparanın öpüşünce ağırlaştı çarşaflar.
Üç gün. Üç gece.
Limon suyu, tavuk
Suyu, su öğürtür beni.
Sana ya da bir başkasına aşırı arıyım ben.
Bedenin yaralar beni, dünyanın Tanrıyı
Yaraladığı gibi. Bir fenerim ben -
Japon kağıdından
Bir ay başım, dövülmüş altın tenim
Sonsuzca hassas ve sonsuzca pahalı.
Şoke etmez mi seni ısım. Ve ışığım.
Kendi başıma dev bir kamelyayım
Kor parıltılı ve gelirim ve giderim, her bir kızartıda.
Sanırım yukarı çıkıyorum,
Doğrulabilirim sanırım -
Sıcak metal boncuklar uçuşur, ve ben, aşk, ben
Saf asetilenim
Bakireyim
Öpüşler, melekler,
Hangi anlama geliyorsa işte bu pembeler
Hizmet eder bana.
Ne sen, ne de O.
Ne O, ne de O.
(Yaşlı orospu jüponu, özlerim çözülmekte) -
Cennete.
Sylvia Plath (1932-1963, ABD)
Çeviren: İsmail Haydar Aksoy
Çevirenin notları:
Ted Hughes tarafından editlenmiş Sylvia Plath’ın toplu şiirlerinde Cerebus olarak geçen adı, çeviride Cerebus olarak bırakmayı tercih ettim. Cerebus, muhtemelen bir yazım hatası sonucu, Cerberus olarak yazılmamış olabilir. Cerberus ya da Türkçe bilinen şekilde Kerberos, Hades’in bekçisi üç başlı bir köpektir.
Kendi yorumlama tarzıma göre, “Fever 103°” şiirinin ana temasının saflık, saflık olgusunun eleştirisi, günah (ve bu çerçevede masturbasyon) olduğunu söyleyebilirim. Kerberos’un babafingosunu, erkek köpeklerin genellikle yaptığı gibi, üreme organını yalayarak temizlememesinin saflık bağlamında verilişi, şiirin ana temasının masturbasyonu günah sayan anlayışla bir hesaplama olduğunu öne sürebilirim.
“İsadora’nın eşarpları” muhtemelen 1877-1927 yılları arasında yaşamış danscı Isadora Duncan’ın giyiminde demirbaş statüsünde bulunan rengâhenk eşarplara gönderme yapmaktadır.
|
Aşık Mahmut Çelikgün | 100.Yılında Çanakkale Zaferi... |
Yüzyıl önce canlar ektik oraya
Kanla zafer derdik,biz Çanakkale..
Merhem dahi zor bulurken yaraya,
Bugünlere erdik,biz Çanakkale...
Anlatıyor tarih geldi de dile,
Bu millet o zaman,çok çekti çile
Bize kurşun atan düşmanın bile,
Yarasını sardık,biz Çanakkale...
Böyle savaş yaşanmasın bir daha
Uzanmasın eller artık silaha,
Yine sonsuz şükür olsun Allah'a
Bir direnci kırdık,biz Çanakkale...
Mehmetçik ekmeği banarken tuza,
Dedi; vatan öyle gitmez ucuza
Düşmanların göz koyduğu boğaza,
Göğsümüzü gerdik,biz Çanakkale...
Gel evlat; bir bak da sonra öyle git,
Gördüğün topraklar,nelere şahit.
Bundan sonra belki,uğruna şehit
Vereceğiz verdik,biz Çanakkale...
Hedef durduk,kim var ise sırada
Zafer gördük her kanayan yarada
Rahmet olsun,şehitlerle murada,
Yüzyıl geçti,erdik,biz Çanakkale...
Ya Allah! ..sesleri bulurken arşı,
İsteyen biz idik yine barışı.
Edirne'den Kars'a düşmana karşı
Kale gibi durduk,biz Çanakkale...
Seddülbahir ile Conkbayırı'na
Umutların vakti yoktu yarına
Vatan,bayrak,şehadetin uğruna
Yürekleri yardık,biz Çanakkale...
Onca düşman kast eylerken canına
Al boyandı boğaz şehit kanına
Bütün vatan,Koca Seyit adına,
Baştan başa birdik,biz Çanakkale...
''Aynalı Çarşı''yı çalarken sazlar
Kanlı çiçek açtı baharlar,yazlar.
Kınalı kuzular,gelinlik kızlar,
Bağrımıza vurduk,biz Çanakkale...
Tarih tanık,o yaşanan anlara,
Rahmet olsun şehit olan canlara
Mevlam nasip etsin,hep yarınlara
Giriyoruz,girdik,biz Çanakkale...
Ey! ..Mustafa Kemal,şanlı gaziler
Yad etmezsek,kemikleri sızılar
Tertip,tertip şimdi sana geziler
O günleri gördük,biz Çanakkale...
Aşık Mahmut Çelikgün'üm; her cana
Oğul için ağlamasın,bir ana
Ta...Eceabat'dan o karşı yana
Şimdi barış ördük,biz Çanakkale....
Aşık Mahmut ÇELİKGÜN.
|
Ramazan Bilgin Çelik | 100.Yıl Marşı |
100.Yıl Marşı
Kahraman halkınla hür yaşarsın, anlamsızca savaşmazsın
Namusun şerefin tehlikeye düşerse savaştan kaçmazsın
Mukaddes mi mukaddes bir kan taşırsın kahraman evladısın
Al bayraksız yaşayamazsın, mor dağları aşarsın
Ey şanlı bayrağım! Sen benim namusum, şerefimsin
Eğer uğrunda şehit olursam mukaddes kefenimsin
Veya gazi şerefine nail olursam göğsümde kaderimsin
Sen benim vatanım, milletim kanımda ki kudretimsin
Ben senin uğruna ne dağları taşları aştım
Beşparmak dağlarında şanlı bir iz bıraktım
Çanakkale’ye Gelibolu’ya senin destanını yazdım
Gözü dönmüş milletlerin karanlık mezarını kazdım
Ey gözünü ülkeme dikmiş milletler sizlere acırım
Sizler kendi canınıza nasıl acımazsınız şaşarım!
İslam Medeniyeti, birbirinden nasıl ayrılsın parmağım?
Hangi akıl ile bizi birbirimizden ayıracaksınız şaşarım!
Fatih’i Yavuz’u, Akifi’i ve daha niceleri var etti bu yüce milleti
Nasıl parçalarsın kurtuluş savaşında göğüs göğse olan bu cumhuriyeti?
Bırakın uğraşmayın,atın içinizdeki kini, intikamı, o melun zilleti
Şu kutsal vatan’ın birdir bayrağı,dili,örfü,adeti,üstündür medeniyeti!
İslam Medeniyeti’ni bin dörtyüz yıllık şanlı tarihine sığdıramazsın
Çağlar açıp çağlar kapatan fatihleri unutamazsın
Ey eli kanlı düşman! Bir bak İslam Medeniyetinin o şanlı tarihine
İslam Medeniyeti kadar olamasan da belki bir ders alırsın
Ey ulu yaratan! Aziz vatanımı hain düşmanlardan koru
Koru ki bir daha açılmasın o zalim milletlerin o iğrenç yolu
İslam Medeniyeti denince o hainleri sarsın deli bir korku
Elbette her şeye rağmen başarırız imkansızı zoru
Milletimindir ancak medeniyetlere açılan istiklal yolu!
Ramazan Bilgin ÇELİK
|